ABD BELASI Herkese sevgiler saygılar. Bugün üç Türk yurttaşı bir hainin yüzünden şehit oldu. Çok üzgünüm. Üç ocağa ateş düştü.\"Bir hain\" dediğim, dünyanın kanlı zalimi ABD\'dır. Bunlar dünyanın neresinde iseler. Orada kan var, zulüm var, gözyaşı var. Bu haydut devlet ekonomik ve askeri gücünü kullanarak dünyayı babasının çiftliği haline getirmeye çalışıyor. Sadece bu olaya takılmayalım. Ortadoğu\'da, Afganistan\'da, Sudan\'da, Somali\'de, Eski Yugoslavya\'da, Kolombiya\'da, Haiti\'de, Peru\'da. Bunlar çok yeni olaylar. Azıcık geçmişe baksak saymakla bitmez. Hep geri kalmış ülkelerin kanlarını emmek için oralardalar. Yerli hain yönetimle birlikte. Ya ülkemizde yaptırdığı darbeler... Bunlar çok açık. Gizlisi kapaklısı yok artık. Kendileri söyleyip yazıyorlar. Piyasada kitaplar var. Dünyada bir onurlu ülke yönetimi yok ki bu zalime \"DUR\" desin. YOK. Pardon var. Öyle onurlu ülke var. Venezuela var, Küba var, Kuzey Kore var, Demokratik Kongo var. Diğerleri hepsi kuyruğuna yapışmışlar. Birleşmiş Milletler örgütü bir korkuluk. Şimdi bu haydut devlet köpeksiz köyde değneksiz dolaşıyor. Bizim başbakan ne diyor bu devlet için?\"ABD\'NİN liderliği dünya için gereklidir\" diyor. Yine bir yılbaşı kutlamaları öncesi onlar Irak\'ta Müslüman kanı dökerken ABD için\"ABD askerlerinin sağ salim evlerine dönmeleri için Allahıma dua ediyorum\"diyebiliyor. Cumhurbaşkanı Gül de\"dünya barışı için evlatlarını en fazla feda eden ülke ABD'DIR\"diyebiliyor. Hangi dünya barışı? ABD nerede ise orada huzur görülmüş müdür? Bir bakalım zamanımıza ve geçmişe. Şunu herkes biliyor ki 200 yıllık geçmişi olan bu devlet suni bir devlettir ve ŞİRKETLER devletidir. Nerede sömürü varsa bu devlet ordadır. Akacak kanın hiçbir zaman hesabı yapılmaz. Yeter ki kar olsun. Standart Oil bir zamanlar \"standart oil\'in çıkarı ABD\'nin çıkarıdır\" diyordu. Bunun sahibi de dünyanın en büyük zenginlerinden Rochefeller. Doğaldır ki kapitalist ekonomi sistemi sürekli kar üzerine yürür. Hem de sürekli ve artan kar. Yoksa ayakta kalamaz. Bu nasıl sağlanır? Soygun ve sömürü ile... Bunun için her yol mubahtır. Söylenecek o kadar söz var ki. Bizim üç insanımız gitti. Astsubaylar olarak bu ülke ile mücadele edelim. Nasıl mı? Nerede lafı geçerse lanet okuyarak. Ürünlerini mümkün olduğunca almayarak. Kolalarını içmeyerek. Resteorantlarına gitmeyerek. Bu lanet topluluk kurtuluş savaşımızı asi ilan etmişti. İstanbul hükümeti ile birlikte. Bunlar Lozan\'ı ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini parlamento yasası ile halen tanımış değildirler. Uyduruk bir kararla kerhen evet demişlerdir 1927 yılında. Bu ülke bizim dostumuz, stratejik ortağımız. İkili anlaşmalarla akla hayale gelmeyecek tavizler Vermişiz. Bir arkadaşımız, NATO bu yılı astsubay yılı ilan etmiş, belki bize faydası olur diyor ve seviniyor. Oradan gelecek hayır gelmez olsun. Her şey bizim elimizde. Başkasına bakma. NATO dediğin bugün ABD NİN askeri gücü olmuş durumda. Kolejlerinde haritalar çiziyorlar. Türkiye yi kaç parçaya bölüyorlar biliyor muyuz? Saygılar.
Bayram ÇAKIR E.J.Asb.
HANDE 09 Temmuz 2008 20:11
BU TERÖR İŞLERİNE ARTIK AKLIM ERMİYOR. KOMPLO TEORİLERİ İNSANIN AKLINI KARIŞTIRIYOR. BELLİ HEDEFİ OLAN İNSANLAR MI? PRAVAKATÖRLER Mİ BİLEMİYORUM? ANCAK BEN OLAYI ENİNE BOYUNA İNCELEMİŞ DEĞİLİM. FAKAT SON ZAMANLARDA BİRÇOK OLAYDA HEP BU İKİLEM İÇİNDE KALMIŞ BULUNUYORUM. İKİZ KULELERİN VURULMASINDAN TUT DA ÜLKEMİZDEKİ AYDINLARIN KATLİNE KADAR HEP İKİLEMLERDE KALDIM. İKİNCİ MADDE OLARAKTA ŞÖYLE DÜŞÜNÜYORUM CUMHURİYETİN TEMEL NİTELİKLERİNİ AŞINDIRMA, ATATÜRK DEVRİMLERİ VE LAİKLİĞİN KORUNMASIYLA İLGİLİ NE VARSA BUNLARI BİRBİR YOKETME ÇABASI İÇİNE GİRMİŞ BULUNUYORLAR YASİN ELKADI, USAME BİN LADİN İN LİDERLİGİNİ YÜRÜTTÜGÜ EL KAİDE Yİ TÜRKİYENİN ÜSTÜNEMİ FİNANSE EDİYORLAR?
Selçuk içer 09 Temmuz 2008 15:11
MÜCADELEYE DEVAM! Çok değerli meslektaşlarım, sayın site yöneticileri; Kısa bir ayrılık sonrasında tekrar birlikteyiz katkı sağlayan tüm meslektaşlarıma eleştirmeme rağmen yazıları mı yayınlayan ve dönüşümü onaylayan site yönetimine ve duayenimiz Sayın Ersen Beye teşekkür ederim. Malum et tırnaktan ayrılmaz dahası biz Assubaylar bambaşka duygularla birbirimize bağlıyız kardeşlikten de öte kan bağımız varmışçasına. Bir meslektaşımızın canı yandığında tanımasak dahi üzüntü hissederiz, etkileniriz çoğu zamanda çaresizlikten içimiz kan ağlar hep birbirimize bakarız maalesef etkin olamayız, binlerce emekli Assubayız ne yapabiliyoruz? Hİç bir şey çünkü bir araya gelemiyoruz karar veremiyoruz koskoca bir dev olan emekli Assubaylar bitkisel hayata girmiş, komada... Acil tedavi edilip ayağa kalkması ve silkelenmesi gerekir. Bizler çilekeş insanlarız meslek hayatımızda emekliliğimizde de emeğimizin karşılığını vermeyenler dün olduğu gibi bu günde saltanatlarını sürdürüyorlar. Emekli Kor ve ORGENERALLER emekli olmuş TSK. lerinden ayrılmış halen devletin lojmanında ikamet eder; Fenerbahçe orduevinde çalışma ofisi. Koruması devlete ait makam aracı bulunur ne ofisi ne çalışması emekli olmuşsun çalışmalarını kiralık ofiste yap. Özel aracını kullan özel şoför tut. Bu devlet bu kadar mı zengin bizlerde yıllarca hizmet ettik emekli olduk bir ofiste bize açın. şehitlerimiz gazilerimiz ve aileleri için çalışma yapalım. Bırakın ofisi, lojmanı, korumayı, açlık sınırında yaşamaya mahkûm ediyorsunuz. Bu millete revamı insanlar çöplerin içerisinden ekmek topluyor, 16 yaşındaki kızlarımız fuhuş yapıyor Anadolu çocukları yüksek tahsil yapabilmek için tarikatların kucağına düşmüş emekçi sınıfı 500 lira asgari ücretle evine ekmek çocuğuna süt götürme mücadelesi veriyor. Vatan evlatları şehit oluyor ocaklar sönüyor yüreğimize kor kor ateşler düşüyor. Ben Çocuklarımı üniversitede okutabilmek için burs peşinde koşuyorum 5 yıldır bir takım elbise alamadım. Semt pazarına da akşam saatlerinde fiyatlar düşünce çıkıyorum üç beş kuruş arttırıp okul haçlığı gönderebilmek için. Başbakan, bakanların çocuklarını, iş adamları Amerika da okutacaklar hafta sonlarında Paris e kahve içmeye gidecekler, gemi alacaklar, internet üzerinden şirket kurup 16 yaşında iş adamı olacaklar. Şehit, gazi, fakir fukara, aileleri de kışın karda tipide belediyenin ucuz ekmek büfelerinin önünde kucağında küçük çocuğuyla üç kuruş ucuza ekmek alabilmek için sıra kavgası yapacaklar. Güneydoğuda lojman olmadığı için ilçenin dışında kiralık evde oturan. Ve evine giren teröristlerce hanımı ve çocuklarının gözü önünde şehit edilen Jandarma Assubaydan daha mı vatanseverdiniz? Eşiniz çocuklarınız daha mı kıymetli? Onların ne lojmanı vardı nede korumaları. Ama vatan aşkı vardı, yürekleri vardı. Sizlerin makam memuriyetleri bitti ancak kahraman Assubayımız Şahadet mertebesine en büyük makama ulaştı. Şimdi durumlarınızı mukayese edin. Vicdan sahibiyseniz acıyın. Dilinizden Atatürkü düşürmezsiniz o milletine böylemi yaptı, sizler gibi Saltanat mı sürdü? Aç susuz cephede karın üzerinde yattı. Anadoluya çıktıktan sonra milletine döndü makam ve rütbesini bırakarak. Sizler emekli olmuşsunuz bırakın ofisi, lojmanı, arabayı, korumayı. Bu memlekete Atatürkten daha mı çok hizmet ettiniz? Selçuk İÇER Em.Bando Kd. Bçvş
ahmet 09 Temmuz 2008 13:50
Her ne ad adı altında olursa olsun teröre lanet olsun. Bugün şehit olan 3 polis memurumuza da Allah tan rahmet diliyorum. Mekânları cennet olsun... Bu arada tüm Şehitlerimizi de saygıyla anıyorum... Türkiyemize her ne ad altında olursa olsun terör bulaştırmak isteyenlere de lanet olsun... Emekli assubaylar her zaman vatan sevgisinden vazgeçemez ve vazgeçmemiştir de. Hakları insafsızca gasp edilmesine rağmen hep mağrur kalmıştırlar. Görev yaptıkları TSK ailesinde astsubaylara hiçbir şey yapmayan, sürekli onları ezen kişilerin de milletin değerleri ile menfaat sağlamaya çalışması ne kadar doğrudur. Bizler kendi yolumuzu vatan, Atatürk, laiklik ve cumhuriyet sevgilerimizi biliyoruz ve eminiz. Bu değerlerimizle de hiç bir zaman menfaat peşinde olmadık olmayız da. Emekli olmuşken başımıza çobana da gerek yok, çünkü çobanın yalanlarını yıllarca dinledik. Yalancı çobanlardan ne fayda bulduk. Biz bir aileyiz dediler sofrada bal böreği onlar yerken yıllarca biz onlara hizmet ettik. Oysa onlar tüm vatandaşlara verilen hakları sadece bize layık görmediler ve görenlere de engel oldular... Tüm arkadaşlarıma; bizler Atatürkçü, laik, demokratik ve cumhuriyetçi insanlar olarak bu ülkeye katkımız çok büyük olmuştur... Başımızda çobana ihtiyacımız yoktur... Bizim büyüklerimiz sayın TEMAD başkanımız veya sitelerde yazı yazan yüzlerce emekli değerli insanlarımız vardır... Onların hedefleri onların vatan sevgileri, onların Atatürkçülükleri emekli elitlerden daha mı azdır? Asla çok daha fazladır ama bizler değerlerimizi kullanmadık... Sevgili meslektaşlarım bizlerin başına bela geldiğinde kim yanımızda oldu, cevap hiç kimse... Çünkü bizler halkın ezilmiş kitlelerindeniz... Bu yüzden menfaat olmadan memleketimizi sevdik. Ben Sayın İlker Başbuğ dan assubaylar adına çok Ümitliyim... Kendisi gerçekten çok geniş bir vizyona sahip görünüyor... Yıllarca görev yaptığımız TSK da sevgi ve saygıyı tekrar getirebilecek tek kişi görünüyor... Kendisi camiamızın son şansıdır. Eğer yolunda gidilecek kişi varsa o da SAYIN İLKER BAŞBUĞ dur... Sözle de olsa beni kendinden sayan bir insana canım feda olsun... Hor görenlerinde canı sağ olsun... Saygılarımla
Ahmet CAN 09 Temmuz 2008 11:05
Aziz kardeşim Selçuk, En güzelini ve sana yakışanını yaptın. Davamızın senin gibi ateşli eylem adamlarına ihtiyacı var. Saygı ve sevgiyle gözlerinden öpüyorum.
Hayati ERGÜRBÜZ 08 Temmuz 2008 23:07
Bir bireyinin tutuklanarak ceza evine koyulup bir yıl bekletilerek hastalandıktan sonra ölümüne üç gün kala tahliye edildiği, bu süreç içinde hiçbir makamın bu vatandaşa suçu ile ilgili bir soru sormadığı bu ülkemde yaşamak beni üzüyor, kaygılandırıyor. Bu durum çocuklarımın geleceklerine umutla, güvenle bakmalarını olumsuz etkiliyor. Birine yapılan haksızlık diğerine yöneltilmiş bir tehdittir özdeyişine inanıyor, ülkenin bir bireyi olarak bu ve benzeri olumsuzlukları içime sindiremiyor, asla kabullenmiyorum. Demiş Sayın Meslektaşımız Harun Kuruoğlu, Kendisine aynen katılıyorum, Ben de ilave olarak diyorum ki daha acı olanı bu olayı sen ben kavgası haline getirip birilerinden intikam alma davasına dönüştürüyorlar, Cumhuriyetten, Atatürk ten ve laiklikten intikam alınıyor, Aç, susuz kalalım ancak değerlerimizden asla ödün vermeyelim, saygılar...
Ersen Gürpınar 08 Temmuz 2008 22:36
Saygıdeğer Arkadaşlarım Prensip olarak şahsımla ilgili yazılanlar hariç arkadaşlarıma yazdıkları hakkındaki düşüncelerimi hep özel olarak veririm. Bu şekilde birbirimizi daha iyi anlama imkânımız olduğuna inanıyorum, hem böylece gereksiz polemiklere de girmemiş oluruz. Zaman, zaman ben de ayni hataya düşüyorum yazılan bir yazıyı özümsemeden hemen yanıt yazıyor ve bazen de bu kararımdan üzüntü duyuyorum. Hepinizi tenzih ederim genel olarak belirtiyorum yazılanlardan kendimize göre anlamlar çıkarmayalım. Daha önceki mesajımda belirttim. Selçuk İçer kardeşimle özel yazışmalarım oldu kendisi assubay sevdalısı biri ama belirttiğim gibi duygusal davranabiliyoruz. Eylemler konusunda genel politikaları belirtmek adına site yönetimi yanıt vermiştir. Bu yanıtta kimse suçlanmamış ve hedef alınmamıştır. Bundan farklı anlamlar çıkarmamamız gerekiyor. Arkadaşımızın Eylem konusunda bir fikri vardır, katılmasak ta saygı duyarız ancak bunun gerçekleşmesini engelleyen hususlar vardır bunları dile getirmeye çalıştık; Elma\\\'yı tarif edin desem her kez tek kelime ile ELMA BİR MEYVADIR der mi? Kimi rengini kimi kokusunu, kimi faydasını anlatır ama sonuçta hepsi geçerlidir. Tartışmadan doğruları bulmamız imkânsız bunu yaparken de alınganlık ve karşımızdakini kırmamaya gayret etmemiz gerektiğini belirtmiştim. Selçuk İçer kardeşimde bu çağrıya yanıt verdi konu burada noktalanmıştır. Gerek mesaj panosunda gerekse bu konuda şahsıma hitaben yazılanlara yanıtım bu mesajın içeriğinde vardır. Hayati Ergürbüz ve Abdullah Ektik dostlarım ben bir yere gitmedim gitmem de mümkün değil sadece AYRIK OTLARI yazımda belirttiğim nedenlerle site yönetiminden geçici süre ayrıldım yoksa mücadeleye sizlerle birlikte devam edeceğiz. Uğradığımız haksızlıklarımızı her platformda dile getireceğiz birlik ve beraberliğimizi pekiştireceğiz ve çığ gibi büyüyerek mutlaka başaracağız. EVET, KALDIĞIMIZ YERDEN DEVAM YAŞASIN ASSUBAY ONURUNA GÖNÜL VERENLER.
abdullah ektik 08 Temmuz 2008 21:55
Sevgili meslektaşım Selçuk, aramıza tekrar döndüğün için sevindim, birlikten güç doğar, aklin yolu birdir. Bir birimizi destekleyerek gücümüzü artıracağız. Haklarımızı sonuna kadar mücadele ederek birlikte alacağız. Başka yolu yok. Sevgi ve saygılarımla. Abdullah Ektik
Cengiz ERTEN 08 Temmuz 2008 20:45
Selçuk İÇER Ağabeyim; Sana yakışanı yaptın tebrikler....
Selçuk içer 08 Temmuz 2008 18:25
GÜÇ KAYBETMEMEMEK İÇİN.
MUHAREBE MEYDANINI TERK ETMİYORUM, SAMİMİYETSİZ DEĞİLİM, KAÇMIYORUM. GÜÇ KAYBETMEMEK İÇİN MÜCAADELEYE DEVAM. Selçuk İÇER Em.Asb.
Hayati ERGÜRBÜZ 08 Temmuz 2008 16:49
Sevgili Ersen Ağabeyimiz Bu mücadeleyi bu platformu geçici de olsa bırakma lüksünüz yok, aynı şey Selçuk İçer ağabeyimiz için de geçerlidir, siz yoksanız iki eksiğimiz var demektir, saygılar&
Hayati ERGÜRBÜZ 08 Temmuz 2008 16:46
Sevgili Mehmet Ali Kılınç Meslekdaşıma geçmiş olsun dileklerimi ve çaresizliğimi bildiriyorum..saygılar..
yigit 08 Temmuz 2008 15:59
Sayın Kılınç, üzüntümüz büyük. Ölenlere Tanrıdan rahmet, dumandan etkilenenlere ve yaralılara şifalar diliyorum. Dilerim bir daha böyle acılar yaşamayız. Ölenlerin yakınlarına Allah sabırlar versin.
HARUN KURUOĞLU 08 Temmuz 2008 15:59
Bir bireyinin tutuklanarak ceza evine koyulup bir yıl bekletilerek hastalandıktan sonra ölümüne üç gün kala tahliye edildiği, bu süreç içinde hiçbir makamın bu vatandaşa suçu ile ilgili bir soru sormadığı bu ülkemde yaşamak beni üzüyor, kaygılandırıyor. Bu durum çocuklarımın geleceklerine umutla, güvenle bakmalarını olumsuz etkiliyor. Birine yapılan haksızlık diğerine yöneltilmiş bir tehdittir özdeyişine inanıyor, ülkenin bir bireyi olarak bu ve benzeri olumsuzlukları içime sindiremiyor, asla kabullenmiyorum.
Cengiz ERTEN 08 Temmuz 2008 15:25
Sevgili Mehmet Ali KILINÇ; Yazınızı okuyunca inanın tüylerim ürperdi ve sanki aynı şeyleri yaşadım. İnanın sizin adınıza çok ama çok üzüldüm. Yapabileceğim bir şey varsa yanınızdayım. Saygılarımla....
HARUN KURUOĞLU 08 Temmuz 2008 15:15
Değerli meslektaşım Mehmet Ali Bey; İnsan ölümünden sonra, ikinci sırada en çok üzüldüğüm ve kahrolduğum olay dünyanın neresinde olursa olsun meydana gelen ORMAN yangınlarıdır. Yanan bölge ile ilgili konumunuz gereği size sabır dilemekten, tüm insanlara ve tabiatta yaşayan diğer canlılara da geçmiş olsun demekten başka elimden hiç bir şey gelmemesinin aczi içindeyim.
abdullah ektik 08 Temmuz 2008 11:43
Saygıdeğer meslektaşım Ersen, önce selam ederim. Geçici olarak site yönetiminden ayrıldığını yazıyorsun, herhalde yıllık izine çıkıyorsun, ben öyle anlıyorum. Senin varlığın bizler için su gibi yasam kaynağıdır. Yazıların bizlerin assubay/emekli assubaylarin onur mücadelesidir. Elindeki bayrağı bırakıp geçici de olsa gidemezsin. Seni çok seviyoruz, saygı duyuyoruz. Abdullah Ektik Em. Dz. II. Kad. Kd. Bcvs.
MEHMET ALİ KILINÇ 08 Temmuz 2008 11:23
Doğada insanoğluna göre ömrü çok çok kısa olan, tüm ömrü saatlerle dakikalarla ölçülen canlılar varmış. Örneğin bazı kelebek türlerinin ömrü sadece iki günmüş. Bu kelebek üzerine konduğu, sonbaharda sararıp düşecek olan çınar yaprağı için ne der? Ömrüm boyunca bu yaprak buradaydı der. İşte benimde böyle dediğim doğduğum köyüm ve köyümün üç yüz altmış derece etrafınıza baktığınızda gözünüzün görebileceği uzaklıktaki ağaçlı teperiyle, diğer komşu dört beş köyle beraber tüm ormanı, meyve ağaçları, evleri hayvanları dün gece orman yangınında yanmış kül olmuş. Çok kötü duygular içindeyim. Paylaşayım istedim.....
Yönetici yorumu: Sayın KILINÇ Duygularınızı paylaşıyor, Ülkemize, yöremize ve size geçmiş olsun dileklerimzi iletiyoruz.
Cengiz ERTEN 08 Temmuz 2008 10:33
Sevgili Ersen Ağabey; 1984 mezunu emekli deniz assubayıyım. Halen alışveriş merkezleri olan büyük bir A.Ş.de üst düzey yönetici olarak çalışıyorum. Yaklaşık 1.5 senedir sitenin üyesiyim. Sizi de burada ki yazılarınızdan dolayı tanıyorum. Selçuk ağabeyin tepkisine gelince; Belki duygu ve düşüncelerini anlatırken biraz fevri davrandı. Ama bu ifadeler esnasında bir eylem çağrısında bulundu. Bende kalben inandığım için desteğimi verdim. Sizinde belirttiğiniz gibi bazı ağabeylerim eleştirirken(kesinlikle içlerinde art niyet olmadığına inanıyorum) kullandıkları kelimeleri iyi seçememişler. Lütfen bir Empati yapın ve yazılanları tekrar okuyun. Üyelik sürem boyunca site yönetiminin böyle bir müdahalesine şahit olmadım. Olması gerekir miydi? Bence de evet olmalıydı ama 1.madde olmamalıydı ve biraz ortamın sakinleşmesini beklemeliydi. Tabi ki tek yasal temsilcimiz TEMADDIR. Ve onun çatısı altında mücadelemizi sürdürmeliyiz. Ama birbirimizi kırmadan incitmeden. Siz ağabeylerimiz bizlere yol gösterici olmalısınız. Onur mücadelemiz için yaptıklarınızdan dolayı bu vesile ile ellerinizden saygı ile öpüyorum Esenlikler...
Ersen Gürpınar 07 Temmuz 2008 23:53
Saygıdeğer Arkadaşlarım Ben AYRIK OTLARI yazımda belirttiğim nedenlerle geçici olarak site yönetiminden ayrıldım; Site yönetiminin BAĞIMSIZ-TARAFSIZ-ÖZGÜRLÜK ilkelerine bağlı olduğunu biliyorum. Selçuk İçer kardeşim yıllardır yaşadığı haksızlıklar nedeniyle ruhundaki isyanı ifade ederken biraz fevri ve duygusal davranış içersindedir; Kendisi ile bu konuyu bu yazılardan önce paylaştım. Kimseyi kırarak, kırılarak bir şey elde edemeyiz böyle bir lüksümüz yok ayrıca site yönetiminin kimseye tepki göstermediği gibi yönetime de BASKI yapmaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini biliyorum. Yönetimin yazısını lütfen bir kez daha okuyunuz eylemlerin yasal haklarımız olduğunu ama bunun yöntemlerinin farklı olduğu belirtilmiştir. Bizler yıllardır önyargılar sonucu sosyal ve ekonomik haksızlıklara uğradık bunlara yasal ve akılcı çözümler bulmaya mecburuz. Bu başarıyı her geçen gün artan bir şevk ve katılımla gerçekleştireceğiz Bunu yaparken birbirimize saygı, tahammül ve hoşgörü göstermek zorundayız. Esenlikler diliyorum
HANDE 07 Temmuz 2008 23:45
CUMHURİYET, SIRADAN BİR REJİM DEĞİŞİKLİĞİ DEĞİLDİR. CUMHURİYET BİR KÜLTÜR DEĞİŞİMİDİR, BİR ÇAĞ DEĞİŞİMİDİR, BİR UYGARLIK DEĞİŞİMİDİR... MİLLİ İRADE, YURTTAŞLIK BİLİNCİNE DOGRU GİDEN YOLUN İLK ADIMIDIR. MİLLİ İRADE DİYORSANIZ, ULUSUN EGEMENLİĞİNİ KENDİ ELİNDE TUTTUĞUNU SÖYLÜYORSANIZ, YOLUNUZ CUMHURİYETE ÇIKAR. CUMHURİYETİ İÇİNİZE SİNDİRİRSENİZ, KABUL EDERSENİZ YOLUNUZ DEMOKRASİYE ÇIKAR. ULUSUN EGEMENLİĞİ VE MİLLİ İRADE, CUMHURİYET, LAİKLİK VE DEMOKRASİ AYNI DOĞRULTUNUN KAÇINILMAZ DURAKLARIDIR, AŞAMALARIDIR. TÜRKİYE CUMHURİYETİ BU ÇİZGİ ÜZERİNDE GELİŞİMİNİ SÜRDÜRMÜŞ VE DEMOKRASİ SINAVINDAN GEÇMİŞTİR. BUGÜN, CUMHURİYET VE DEMOKRASİMİZ EL ELE, BİRBİRİNE ĞÜÇ KATAN, BİRBİRİNİ BESLEYEN TEMEL KAYNAKLARIMIZ HALİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR.
Cengiz ERTEN 07 Temmuz 2008 23:23
Sevgili Bayram Ağabey ve Ali NAS; Sanırım Selçuk Ağabey siteyi terketti. Site yönetimi daha sert tartışmalarda bile böyle tepki göstermedi ve oda Demokratik hakkını kullandı. Saygı duymak lazım. En derin Saygılarımla...
ali nas 07 Temmuz 2008 22:52
Sayın İÇER, Kesin benden büyüksünüzdür. Öncelikle saygılar sunuyorum. Site Yönetiminin yazısını neden kendinize karşı yazılmış gibi düşündünüz, anlayamadım. Genel bir yazı olup yıllardır tanıdığım site yöneticilerinin hakaret veya alay içeren herhangi yazılarını görmediğim gibi böyle bir düşünce tarzlarının da olmadığına da kefil olabilirim. Bu nedenle gereksiz alınganlık göstermemenizi, iyi okuduğunuzda ve geçmişten gelen aşamaları bildiğinizde yazı metnindeki doğruları çok iyi göreceksiniz. Lütfen konuyu tekrar değerlendirin güçlenmek isterken güç kaybetmeyelim. Bir kardeşinizin naçizane talebini arz ediyor saygı sunuyorum.
yaşar sığınç 05 Temmuz 2008 15:37
Arkadaşlar, hak arama eylemleri toplumun büyük çoğunluğunu kapsaması gerekir 17 nisan 2005 yürüyüşünde Ankara da oturan 12000 emekli varken, dışarıdan gelenlerin katılımıyla ancak 2500 kişi vardı. Biz bunları gördüğümüz için herkesin katılımını istiyoruz bu kişiler arasında bir yarış değildir. Yürüyüşü bırakın bir kenara bu uğurda 1975 yılında hapiste yattık. Saygılar
ahmet 05 Temmuz 2008 14:51
Tüm emekli arkadaşlar ve muvazzaf arkadaşlar lütfen giriş sayfanızı ya TEMAD yada emekliassubaylar.org yapın...saygılarımla
Sayın KILINÇ
Duygularınızı paylaşıyor, Ülkemize, yöremize ve size geçmiş olsun dileklerimzi iletiyoruz.