MESAJ PANOSU

Mesaj Defterine Yazın


aslan81    06 Ağustos 2008 01:24
Arkadaşlarbu yazıyı komutan MASADA diye yazan arkadaşa biraz cevap gibi olcek ama ben haklarımız konusunda bir şey yapılacağına helede konuşarak yapılacağına İNANMIYORUM nedenine gelince 26 senelik görevim boyunca bir çok şeyi gördüm yaşadım afedersiniz ben biraz disiplinsizdim dosyamda 26 ceza varsa 26da takdir olurdu (ama 1nci dereceden Y/O bitirerek emekli oldum sicille değil) nedeni ceza aldıklarım beni tanıyınca takdir yazardılar sadece birini örnek vereyim bekarken evimize temizliğe gelen kızı kapıyı kırıp inzibat bşçvş (80-90 yıllrıda komando kursu görenlerin çoğu bilir Isparta inz.Bşçvş.u.)alıyor ben tabi anında tüm. K.nı karşısında bu ne? hizmetçi komutanım?hadi len atın bunu içeri sonrada as.mah.ye dosyamda yazan suç fuhuşa teşvik-ev tutmak, bunun gibi birlik k.larımın hepsi beni yakından tanırdılar ve sorardılar ne derdiniz var rahatmı batıyor anlatırdım bildiğim kadar tabi masamızada gelirdiler sorarlar ne sorunlarınız var ozaman yd. Sb ların tk.k olması bile sorundu selam vermezdik ama sorun yaşanırdı aynı bl te olursa. ev tutmak yasak kot pantolon yasak kravatsız gazino yasak ne bileyim baskı altında idik daha çokta sınıf okullarındaki yaşam çok baskılı idi ve ezilirdik(okul K:nı Matkap Hakkıydı) kıt.a ya çıkınca da disiplinsiz olurduk şu anda derdimizi soranların çoğu üst kademede birisi özköktü gitti bişrisi büyükanıttı oda gitti bırakın sorunlarımızı bir çoğu kaynağımızı okulumuzu nasıl yetiştiğimizi bile bilmiyor inanın bilmiyor.bunlarmı çözecek bizim sorunlarımızı BİZE BİZDEN BAŞKA KİMSENİN FAYDASI OLMAZ OLAMAZ.sayın S.İÇER abimiz öyle neye dayanarak yazdın bilmiyorum ama görende o yazdıklarını yarın alacakmışız zanneder hayrola bir habermi var saygılar sunarım

aslan81    06 Ağustos 2008 00:18
arkadaşlar merakımı giderirseniz sevinirim temad panosunda cevap değil muhatap bile kabul etmiyorlar temad mesaj panosunda ŞU MEMLEKETİNİ YAZMADAN METHİYE DÜZENLER,yalakalıklarından utandıkları içinmi-yalakaklık yapıyoruz ama nerden yazdığımız belli olmasın deşifre oluruz diyemi-doğruları yazıp unuttukları içinmi nerede olduğunu yazamıyor?saygılar.

aslan81    06 Ağustos 2008 00:10
Arkadaşlar yazılan haklarımızla ilgili yazıları şöyle objektif olarak incelersek biz devamlı birilerinden bir şeyler isteme talep etme pozisyonundayız hani diyoruzya biz bu ordunun belkemiğiyiz biz olmazsak şöyle olur böyle olur diyoruz biz acaba kendi bakış açımızdan mı böyle değerlendiriyoruz diye bir daha etraflıca düşünelim biz hep talep ediyoruz ama bu ordu kademesi de bizi hep üvey evlat olarak görmüyormu şimdi yeni bir tartışma konusu açalım ve boyut değiştirelim biz TSK nın neresindeyiz yerimiz doldurulabilirmi,pasifize ediliyormuyuz,onların gözüyle? ve kanunen biz neyiz ne olarak görülüyoruz ,dünden bugüne kaybettiklerimizi yazarak başlayabiliriz alacaklarımız değil KAYBETTİKLERİMİZ neler herkes bu konuya katkıda bulunursa sevinirim bir görelim nereden nereye geldik bu arada birde derneğimiz kuruluyor ama ne hikmetse ona rağmende bir arpa boyu gitmemişik,sebep ne neden? ,başkanımız onunla görüşmüş bununla görüşmüş şak şak şak biz toplum olarak zaten böyleyiz yahu adam iyi konuşuyordeyip oyu veririz icraat varmı yook ama Allah için iyi söylüyor bir ara meşhurdu 2 anahtar,3anahtar bir tepside baklava altıda kızarmış allaha şükür hepimiz yedik? key,leri bile alamadık onuda tas.teşviğide yediler bizede sapını veriyorlar saygılar.

Selçuk içer    05 Ağustos 2008 22:58
SAYIN BAŞBAKAN ALEYKÜMSELAM DEDİ..Temad Başbakana Uzman Çavuşların selamını götürerek üstlendiği tarihi misyonuda yerine getirdi böylece derneğin çalışmalarına yeni boyut kazandırdı.Sadece kendisini değil başka mağdurlarıda ne kadar düşündüğünü devletin başına arz etti,nasip olur bir daha görüşme imkanları olursa zabıtaların,nakliyecilerin selamınıda götürmesinde fayda var,çünkü temad ın görevi tüm meslek gruplarına kucaklamak dernek faaliyetlerinde sınır tanımamak.Emekli Assubaylar rahat maaş fazla onurlu yaşam hayatın her anında derece kademe sorunu yok.İş selamla başladı ebe,hemşire,hasta bakıcı,laborant derken derece işininde önemi kalmadı Başbakan şaşırdı bunlar emekli Assubaymı uz.Çavuşmu bu konuyu zihninde çözmeye çalışırken toplantı sona erdi.Başbakan olayı çözemediğinden MSB na ilgilen talimatını verdi.Şimdi buyurun mücaadeleye işin başı dınamiti koymuş sen altta yırtınsan ne olur.TEMAD/ı herhalde rütbenin sonundaki çvş ibaresi yanılttı zaten uzaktan bakınca kd.Bcvş a benziyor bizden sayılırlar diye düşünmüş olabilirler.Şehidim sen rahat uyu asayiş berkemal çay dondurma tezgahtarlığa devam Temad selam götürdü.Getiren götüren sağolsun buda insanlık görevi Allah ın selamı götürmeseydide vebal altındamı kalsaydı..Saygılar

Selçuk İÇER
E.Bando Kd.Bçvş

Cengiz ERTEN    05 Ağustos 2008 22:35
Sevgili Karaassubay meslekdaşım;
Bu yazıyı siteye neden taşıdığını anlamadım.Sence bir umutmu var?
Biz zümre olarak böyle oturmaya devam edersek güzel bir söz var ''TARİH TEKERRÜRDEN İBARETTİR:''
Saygılarımla.....

Selçuk içer    05 Ağustos 2008 16:58
YARINLAR BİZİM..Bu acılar,sıkıntılar dertler sona erecek.Her karanlık günün sonu aydınlıktır,meslektaşlarım az kaldı artık çaycılık,pazarcılık.yapmayacaksın meslektaşlarının görmemesi için tezgahın arkasına saklanmak zorunda kalmayacaksın.Sende diğerleri gibi bir kampta şezlonga uzanıp yılların yorgunluğunu atacaksın.Ayşe,nurten,selma teyze artık göz nuru dökerek oya,lif.atkı boncuk işlerini sabahlara kadar yapıp pazara gitmene gerek kalmayacak.Şehit,gazi aileleri ve dul yetim öksüzleri boynunuz bükük olmayacak karın altında ucuz ekmek almak için saatlerce sıra beklemeyeceksiniz bunlar bitecek,onurlu ve insanca yaşam hepimizin hakkı artık sessiz kalmak yok.,sinmek yok,zaman hak alma zamanı davaya sahip çıkma özgürce konuşma ve bu olumsuzlukları haykırma zamanı.Allah ömür verdikçe siz cefakar,çilekeş dostlarım yanınızdayım.Sesiniz olmaya devam edeceğim sizleri çok seviyorum desteğiniz boşa çıkmayacaktır ellerinizden öperim.Saygı ve sevgiler
Selçuk İÇER
(E)Bando Kd.Bçvş

Gürcan OĞUZHAN    05 Ağustos 2008 15:55
Bakıyorum da sınıf mücadelemiz sen ben kavgasına dönüyor. Elbette her kesimde iyi de var kötü de. Ben sınıfsal mücadeleden yanayım. Diğer taraftan hırsızlık yapanlar kadar bu taraftan da gördüm ben. Üç günde birden mal mülk sahibi olanlar.Başçavuşunu da gördüm albayını da. Genelde de ya ailelerinden ya da karısının ailesinden kalmıştır. Neler neler... Allah belalarını versin.
Biz bunları bırakalım davamıza bakalım. ŞAHSEN BEN EMEKLİ ASTSUBAY OLARAK SAHİP ÇIKILMIYORSAM, İNSANCA YAŞAM İMKANLARI SAĞLANMIYORSA BUNUN MÜCADELESİNİ YAPMAK ZORUNDAYIM. TEMAD ın benim mücadeleme cevap veremediğine inanıyorum. Bu güne kadar olanlar malum. Ortada hiç bir şey yok. Bu site TEMAD ın yetersiz olduğunun ispatı değil mi? Niye üye olmuyoruz sorsunlar bakalım. TEMAD A İNANMIYORUZ. TEMAD devrimci ruh taşımıyor. Pranga mahkumu gibi dilenmenin kimseye faydası yok. TEMAD Halâ izimlerin peşinde. GÜMBÜR GÜMBÜR ORTALIĞI İNLETMESİ GEREKEN TEMAD SÜKLÜM PÜKLÜM. İNANMIYORUZ.
Yönetici yorumu Yönetici yorumu:
İnanmamak başka,üye olmamak başka bir durum.Kanun gereği mesleğimize yönelik başka bir adla dernek kurmak mümkün değil,yönetimden memnun değilsek değiştirmek gerekir bunun da tek yolu malesef üye olmaktan geçiyor aksi halde sadece yazar çizeriz ama etkinliğimiz olmaz eğer özlenen bir yönetim istiyor isek üye olmak ve yönetimi ehil ellere vermek gerekir.saygılar.

karaassubay    05 Ağustos 2008 15:47
Dikkat komutan masada
4 Ağustos 2008
Metehan DEMİR / ANKARA

Yeni Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ, personelin sorunlarını dinlemek için sık sık subay ve astsubay lokallerine gidip masalarına oturması ile tanınıyor. Böylelikle Başbuğ, personelinin sıkıntılarını rütbesi ne olursa olsun bizzat birinci ağızdan dinliyor.

Batı basınının bile buz savaşçısı lakabını kullandığı Türkiye'nin yeni Genelkurmay Başkanı beklendiği gibi Orgeneral İlker Başbuğ oldu. Başbuğ bu görevde iki yıl kalacak. Gerek PKK terörü ile mücadele, gerekse AKP'ye karşı açılan kapatma davasının sonuçlanması sonrasında ülkenin iç siyasi istikrarının oturması

Metehan DEMİR YAZIYOR
açılarından Başbuğ çok kritik bir dönemde görev yapacak. Kulislerde kendisinin çok sert bir mizaca sahip olduğundan döneminde hükümet ile asker arasındaki ilişkilerin çok farklı bir çizgide ilerleyeceğine dek çok sayıda yorum yapılıyor.

Doğrudur... Başbuğ Paşa pek esprili değil. Pek konuşmayı da sevmiyor. Ama bu sert mizacı daha çok sağduyulu yaklaşımının bir uzantısı olarak görülebilir.



Yani fevri ve sert çıkışlar yerine önce gelişmeleri takip edip sonrasında karar alıyor. Kriz anında hükümetle ve devletin diğer birimleri ile diyaloğa önem veriyor ama bunu basın önünde yapmıyor. Uluslararası politika konuları haricinde basın üzerinden kimse ile tartışmaya girmiyor.



Mesela askerlerin 27 Nisan bildirisi ya da Anayasa Mahkemesi'ndeki süreçler üzerinde tartışma yaratacak şekilde hiç konuşmadı. Ergenekon iddianamesinde de muhtemelen soruşturma tartışmalarının ve spekülasyonlarının kuruma zarar vermesinin önüne geçecek ancak içeride eğer münferit bir şeyler varsa da sonuna kadar gidilmesi konusunda da bir politika izleyecek.



http://dosyalar.hurriyet.com.tr/haber_resim/basbug_g enelkurmay_banner.jpg
KİŞİSEL ÖZELLİKLERİ: Afyonkarahisar'da doğan Başbuğ 65 yaşında. Evli ve iki çocuk babası. Terörle mücadelede deneyimli bir piyade subayı. 6 yıldan fazla yurtdışı görevlerde bulunduğu için uluslararası diplomasi konularında oldukça deneyimli ve iyi derecede İngilizce biliyor. Her sabah dünya basınını yakından izliyor. Çok kitap okuyor. Nadiren dizi izliyor, genelde belgesel ve tartışma programlarını takip ediyor. İngiltere'de askeri eğitim görevinin bir bölümünü gerçekleştirdiğinden akademik olarak da yabancı süreçlere hakim. Sıkı bir Fenerbahçeli ama Orgeneral Yaşar Büyükanıt gibi bu konuda çok sohbet edeceği tahmin edilmiyor.



ÇİZGİSİ: Çizgisine gelince.. Bunları bugüne dek edindiğimiz izlenimler çerçevesinde konuşmaları ışığında anlatmak mümkün...Döneminde olabildiğince TSK'yı siyaset içinden uzak tutmaya çalışacaktır. Ancak, yine döneminde TSK'nın kırmızı çizgilerini laiklik ve üniter yapı konularında ihlal eden ciddi bir durum olduğunda, sert açıklamalar yaptığını görmek pek şaşırtıcı olmayacaktır. Çünkü, bu değil Başbuğ Paşa, hangi komutan olursa olsun, TSK'da genel prensipler çerçevesinde gerçekleşiyor.



Tüm detaylara girmeden önemli bir nokta ile başlayalım. Mesela genç subaylar meselesi ile. Bu katmanlarla ilişkisinin nasıl olduğuna...



DİKKAT KOMUTAN MASADA: Başbuğ Paşa, personelin sorunlarını dinlemek için sık sık subay ve astsubay lokallerine gidip masalarına oturması ile tanınıyor. Yıllardır bunu yapıyor. Bir genç subay veya astsubay bir anda yemekte yanında Başbuğ'u görebiliyor. Böylelikle Başbuğ, personelinin sıkıntılarını rütbesi ne olursa olsun bizzat birinci ağızdan dinliyor ve ona göre çözümler geliştiriyor. Bu da üst düzey komuta kademesi ile normal personel arasındaki kopukluğu gideriyor. Ayrıca, her fırsatta personeline yüksek lisans yapması konusunda da telkinde bulunuyor.



Ama belki de öncelikle, Türkiye'nin temel tartışma konularına nasıl bakıyor? Bu sorunun yanıtını verelim...İrticanın endişe verici boyutlarda olduğunu ortaya koyan düşünceleri aynen şöyle:

http://dosyalar.hurriyet.com.tr/haber_resim/komutan_gecmiss. gif

İRTİCAYA BAKIŞI: Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesinin temel unsurlarını oluşturan ulus devlet, üniter devlet ve laik devlettir. Laiklik ilkesi ulus devlet ve Atatürk milliyetçiliği anlayışının olmazsa olmaz koşuludur. Anayasadaki laiklik ilkesine ilişkin işlevsel tanımlar tartışma konuları içerisine çekilmemelidir. Cumhuriyetin temel nitelikleri olan demokratik, laik, sosyal ve hukuk devleti niteliklerine sahip çıkma ve koruma görevi, 'kendisini Türk ulusunun bir ferdi olarak hisseden herkese' düşen bir görevdir. TSK da, bu yapı ve niteliklerin korunmasında her zaman taraftır ve olmaya da devam edecektir...Türk devrimine direniş hareketi irtica ve gericiliktir...Bugün üzülerek ifade etmek istiyorum ki, irticai tehdit, bazı kesimler kabul etmese de kaygı verici boyutlara ulaşmaktadır. Devrimlerin, bazı kesimler tarafından bilinçli, sabırlı ve planlı bir biçimde aşındırılmaya çalışıldığı görülmektedir.



Evet irtica ile ilgili aynen böyle düşünüyor. Çünkü, Başbuğ bu sözleri geçen yıl Kara Harp Okulu'nun açılış töreninde söylüyor. Bu da hangi konularda hassasiyet ve taviz vermez bir çizgide olduğunu açıkça ortaya koyuyor.



Başbuğ'un öncelikleri, kişilik özellikleri ve genel anlayışının detaylarını ve diğer başlıklarda ne düşündüğünü geçmişi, geçen dönemde yaptığı açıklamalar ve izlediği politikalara bakarak anlamak da mümkün.



TERÖRLE MÜCADELE VE SINIR ÖTESİ AYNEN DEVAM: Terör konularında çok deneyimli olan Başbuğ Paşa, PKK terörü ile mücadeleyi görev süresince birinci öncelik olarak görüyor ve silahlı mücadelenin ne olursa olsun devam etmesi konusunda son derece kararlı. Son basın toplantılarından birinde Kara Kuvvetleri Komutanı sıfatı ile Başbuğ, PKK ile mücadelede, Operasyonlarımız henüz sona ermedi. Tam sonuca ulaşana kadar benzer operasyonlar kararlılıkla devam edecek' demişti. Yani, kendisinin görev döneminde PKK'ya yönelik gerek kara, gerekse hava harekatlarının Kuzey Irak içlerinde devam edeceğini bekleyebiliriz.



BÖLGEYE SIK SIK GİDECEK: Ayrıca, 30 Ağustos itibarı ile Genelkurmay Başkanı olarak görevi devraldığında beraberinde komuta kademesi ile ilk iş olarak Güneydoğu'ya kapsamlı bir gezi düzenlemesi de bu çerçevede ilk adımı olacaktır. Bölge halkına özel bir önem verilmesi ve teröristle halkın arasında kalın bir çizgin çekilmesi de vereceği emirlerin arasında özel bir yere sahip olacaktır.



HALK İLE DE TEMASA ÖNEM: Başbuğ'un bu nedenle bu gezisi sadece, askeri birliklerin denetlenmesi değil, aynı zamanda bölge halkını da ziyareti şeklinde gerçekleşebilir. Unutmayalım, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda sık sık bölgeye giden Başbuğ geçen yıl, "Bu mücadelede en büyük desteği bölge halkından alıyoruz. Bölgemizdeki vatandaşlarımız, bölge halkı bu mücadelede her zaman bizim en büyük destekçimizdir. Onun için bakın diyorum ki bu mücadelede masum halkla teröristi, işbirlikçisini ayırt etmek zorundayız. Herkese potansiyel terörist gözüyle bakamayız. Bu tip yanlışlıklar sadece ve sadece bölücü terör örgütünün yararına olur" demişti.



SOKAKLARDA DOLAŞMIŞTI: Hatta yeni Genelkurmay Başkanı Başbuğ, son iki yılda çok nadir görülen bir şekilde Van'da, Hakkari'de sokaklarda dolaşmış ve burada üzerinde peşmerge kıyafetli kişilerle bile oturup konuşmuş, esnafın sorunlarını dinlemişti. Benzer şeyleri yine yapması şaşırtıcı olmayacaktır.



ŞEHİT AİLELERİNİ ZİYARET EDER: Bu arada, kendisinin bir özelliği de, hafta sonu vakit buldukça şehit ailelerini ziyarete gitmesi.



DTP'YE BAKIŞI: Peki, DTP'ye nasıl bakıyor? Bu konuda görüşü net ve DTP'nin söylemleri ve çizgisini en azından bulunulan noktada tasvip etmiyor. Mesela, geçen 30 Ağustos resepsiyonunda DTP `nin resepsiyona davet edilmemesiyle ilgili sorulara aynen şu yanıtı vermişti:

Şu an onları buraya davet etseydik ve bu gece bir şehit verseydik bunu nasıl anlatırdık.



Aynı şekilde, DTP`nin Çankaya Köşkü`nde verilecek 29 Ekim resepsiyonuna davet edilebileceğinin anımsatılması üzerine de Başbuğ, `Bunu davet edenlere sorun tabii, eğer davet ederlerse` demişti. DTP `lileri çağırmadığınız için sizi bölücülükle suçluyorlar, ne diyorsunuz?` sorusuna ise, `Önce onlar PKK `nın bir terör örgütü olduğunu kabul etsinler` cevabını vermişti.



SAĞDUYU ÇAĞRILARI: Ayrıca Başbuğ Paşa, medyaya hassas konularda mesela sınır ötesi veya krize yol açan bir siyasi durum olduğunda bizzat kendisi çıkıp sağduyu çağrısı yapabiliyor. Kendisinin son olarak gerek Başbakan Erdoğan ile başbaşa görüşmesi, gerekse Kuzey Irak'a kara harekatı sırasında sağduyu çağrılarında bulunması ve basın yayın organlarının karar vericileri rahat bırakmasını istemesi hala hatıralarda.



TERÖRLE MÜCADELEDE TARİHİ ÇIKIŞI: Orgeneral İlker Başbuğ'un en önemli açıklamalarından biri 2007 Ekim'de geldi. Kara Kuvvetleri Komutanı olarak yine bir Güneydoğu gezisinde Diyarbakır Valisi'ni ziyaret eden Başbuğ burada üzerinde durulması gereken çok önemli açıklamalar yapmıştı:

Eğer siz terör örgütüne yönelik katılımları engelleyemezseniz, bu terör örgütüyle olan mücadele süreci daha da uzun sürebilir. 1984`ten 2007`ye, 23 yılda Türkiye Cumhuriyeti devleti bu terör örgütüne katılımlar noktasında başarılı mıdır derseniz, hayır başarılı olsaydık, bu mücadelede sürecin bugünlere gelmemesi lazımdı. Başarısızdık, tamam ama son bir yıl için söylemiyorum. 23 yıllık süreci kastediyorum...Teröre karşı mücadele yasalara uygun sürdürülmeli. Vatandaşımızla teröristi ayırmak çok önemlidir. Bugün iç güvenlik harekatını yürüten birliklerimizin en büyük zorluğu budur. Çünkü 1990`lı yıllara göre bölgemizde artık boş köy yok, mezralar açık. Buna hayır da demiyoruz. Gerekirse bazı sınırlamalar yapılabilir diye konuştu.



Burada, Başbuğ'un, terörle mücadelede asla kararlılığa kapılmaması konusunda özellikle hassasiyeti olduğu da biliniyor. Bu nedenle, gerek iç kamuoyu gerekse uluslararası alanda PKK terörü ile mücadelenin iyi anlatılması ve moralin yüksek tutulmasını istiyor.



SOSYOLOJİK ANALİZLER: Ancak, terörle mücadele konusunda, silahlı mücadele kararlılığının yanısıra, eşzamanlı ve koordineli olarak ekonomi, sosyokültürel ve psikolojik alanlarda da önlemler alınması gereğinin altını çiziyor.



Bugüne dek yaptığı açıklamaları şöyle: Örgütün yapısına baktığımızda yüzde 40`ının 20-25 yaş arasında, yüzde 35`inin de 25-30 yaş arasında olduğunu görüyoruz. Bu iki grup yüzde 75`i oluşturuyor. Örgüte 1999`dan sonra katılan ve yüzde 40`ını oluşturanlar ise henüz eyleme katılmamış örgüt mensupları. Eğitim durumuna baktığımızda yüzde 10`unun eğitimsiz, yüzde 50`sinin ilkokul mezunu olduğu görülüyor. Yine yüzde 75`inin de işsiz olduğu gözleniyor. Bu veriler, örgüte katılımın önlenmesi için alınacak önlemleri gösteriyor. Eğitimsiz, cahil ve işsiz insanı kandırmak kolaydır.



KAYITSIZ ŞARTSIZ TESLİM: PKK konusunda ayrıca örgüt ile bir pazarlığa kesinlikle karşı. Önce kayıtsız şartsız silah bırakılması ve teslim olunmasını istiyor. 2006 Ekim'inde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Işık Koşaner ile birlikte geldiği Diyarbakır'da kısa süre önce ateşkes ilan eden PKK`ya yönelik, Tek çarenin kayıtsız şartsız silah bırakıp, Türk adaletine teslim olmaları gerektiğini söylemişti.



Orgeneral Başbuğ, Teröre ilişkin bulunduğumuz noktada hiçbir değişiklik yoktur. Tek terörist kalmayıncaya kadar devam edecektir` demişti.



ABD'YE BAKIŞI:



BOP PROJESİ: ABD'nin bazı politikalarına özellikle Türkiye'ye rol biçen yaklaşımlarına tepkili. Genelkurmay 2. Başkanlığı'nda, ABD `deki temasları sonrasında, Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde bazı çevrelerin Türkiye`nin modelliğinden bahsettiğini belirterek, `Türkiye`nin model olma gibi bir iddiası yok. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu tarih olan 1923`ten beri laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti oldu. İslam devleti modeli gibi kavramlar ortaya atılıyor. Hem laiklik, hem ılımlı İslam devleti birarada olmaz. Ya biri, ya diğeri olur` demişti.



PKK-ABD AÇISI: Bununla birlikte, ABD'ye PKK terörü ile mücadelesinde izlediği ağır politikadan dolayı zaman zaman tepki vermekten kaçınmadı ve ancak son dönemde Washington'un tutumundan göreceli olarak mutlu. Bu nedenle, ilişkilerin Türkiye'nin menfaatleri çerçevesinde iyi çerçevede tutulmasından yana. Barzani ve Talabani ile ilişkilerde ise kontrollü bir çizgide. Her iki Kürt liderin PKK ile gizli yakın ilişkilerinin farkında ve rahatsız. Bunu Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Enis Berberoğlu`nun köşesindeki ifadelerinden anlayabiliyoruz: Çok değil daha on yıl önce Barzani ve Talabani birbirine düşüp Türk askerini barış gücü sıfatıyla Kuzey Irak'a çağırmadı mı? PKK ile savaşan Barzani bir bölük peşmerge kaybetmedi mi? Bugün PKK'ya güvenenler, yarın için kimden garanti alıyor, güveniyor ki?



ATİNA'YA TAVİZ YOK: Yunanistan ile ilgili genel çizgide bir yumuşaması veya tavizi olmayacak. Genelkurmay 2. Başkanı olduğu sırada Orgeneral Başbuğ, Yunanistan`ın karasularının 12 mile çıkarmasının savaş nedeni sayılmasına dair TBMM`nin 1995 tarihli bildirisinin oybirliğiyle kabul edilen, halen yürürlükte bir devlet politikası olduğunu bizzat altını çizerek söylemişti. Ermenistan ile yakınlaşma konularında da çok aceleci davranmaya taraf olmayacağı tahmin ediliyor.



MEDYA İLE İLİŞKİLER: Medya ile ilişkileri nasıl olacak? Bu konuda açık ve samimi bir koordinasyondan yana. Çünkü bilgilendirme olmadığı zaman, medyanın dış spekülasyonlara ve karanlık yönlendirmelere açık olduğunu düşünüyor. Bu nedenle, hiçbir konunun muallakta kalmamasını istiyor. Bu çerçevede, yeni dönemde bol bilgilendirmeli bir yeni sistem inşa edebilir. Ayrıca askeri birlikler içinde bilgi ve belgelerin sızmaması için de yeni bir iç güvenlik sistemi oluşturabilir.



ABYE GEREKİRSE TEPKİLİ: ABye de yeri geldiğinde tepki vermekten kaçınmayacaktır. Benzer örnekleri daha önce de yaşadık. Mesela üç yıl önce, AB üyesi büyükelçilerin, Başbakan Erdoğan`ın yemeğinde yaptıkları `Güneydoğu`da askeri operasyonlarla kalıcı çözüm sağlanamaz` şeklindeki eleştiriyle başlayan tartışmalara aynen şu tepkiyi vermişti:



Bütün güvenlik güçleri ki, bu sadece TSK değil, jandarma ve polis de orada üstüne düşeni dün nasıl yaptıysa bugün de yapıyor ve yarın da yapacak. Bunda hiçbir farklılık olamaz. Terörle mücadelede, ekonomik tedbirler alınması da doğaldır.Ama bunlar zaten alınıyor, yeni bir şey değil. Bu söylenenler de yeni değil, neden söylendiğini de ben bilmiyorum, anlamıyorum



Ayrıca, Nisan ayında, adres göstermeden, Kimse Türkiye'den ulus devlet ve üniter devlet yapısını tehlikeye sokacak, siyasal alanda grupsal düzenlemeler yapılmasını isteyemez sözleri ile TBMM'de konuşan AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'ya bir göndermede bulunmuştu. Başbuğ, Barosso'nun konuşmalarına aynen şu şekilde birebir yanıt vermişti: Kültürel alandaki düzenlemeler herhangi bir şekilde siyasal alana doğru götürülmeye ve ikincil kimlikler birinci kimliğe dönüştürülmeye çalışılırsa ve bu konular ülke gündemine kasıtlı olarak devamlı sokulursa, korkarız ki ülke kutuplaşmaya ve ayrışmaya sürüklenebilir. Bölücü terör örgütüne karşı yürütülen mücadeleden sorumlu bir komutan olarak bu endişemi sizlerle paylaşmayı da bir görev kabul ediyorum.



ULUS DEVLET: Ulus devlet tartışmalarında da tutumu çok net. 2005'de bir askeri sempozyumda Başbuğ, uzun bir süre `küreselleşme ulus devletin sonu mudur?` sorusunun sorulduğuna işaret ederek, bugün yapılan değerlendirmelerin ulus devletin önemini koruduğunu gösterdiğini anlatmış ve şunları söylemişti: Bu, önemli bir sonuç. Her şeye rağmen ulus devlet kavramı hala dünyada önemini koruyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti için ulus devlet vazgeçilmez bir niteliktir. Dil, kültür, ülkü birliği üzerinde herkesin ama herkesin aynı derecede hassasiyetle ve önemle durması hayatidir, vazgeçilmezdir.`



MY WAY JESTİ: Uluslararası jestler konusunda da duyarlı olduğu biliniyor. Yine 2006 Ekim'inde ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Peter J . Schoomaker'i konuk olarak ağırladığı sırada, karargah binasına girerken Kara Kuvvetleri Bandosu Frank Sinatra`nın ünlü 'My Way' şarkısını çalmıştı. Bu, Orgeneral Schoomaker'ın Org. Büyükanıt`ın ABD ziyaretinde kendi evinde onuruna verdiği yemekte `Katibim` şarkısını çalmasına aynı zamanda bir jest olmuştu.



YOKSULLUK SINIRINDAKİ PERSONELİN TAKİPÇİSİ: Başbuğ Paşa ile ilgili önemli bir not daha... Kendisi ayrıca TSK personelinin durumunun iyileştirilmesi konularında da yeni bir çizgi izleyebilir. Bu da şaşırtıcı olmayacaktır. Çünkü, hatırlanırsa belki de tarihte bir Orgeneral'in olanca samimiyeti ile yaptığı sayılı çıkışlardan birini gerçekleştirmişti.. 22 Haziran 2004'te Başbakanlığa gönderdiği yazıda "Yoksulluk sınırı veri alınarak yapılan hesaplamada TSK personelinin yüzde 96'sının yoksulluk sınırının altında maaş aldığını" belirtmişti.



Hükümetin dikkatine sunduğu maaşlar konusunda, özellikle genç subaylar ile astsubayların büyük sıkıntı içinde olduklarını belirtmişti. Başbuğ, "Borçtan ziyade kredi kartı sorunu yaşanıyor. Bu nedenle TSK'dan ayrılma noktasına gelen genç subaylarımız var" demişti.

Gürcan OĞUZHAN    05 Ağustos 2008 13:18
Sayın TIRAVOĞLU yazınızda \"bizi ilgilendiren ve ümit veren oldukça fazla husus var, bana çok ilginç geldi\" demişsiniz. Saygı duyarım. Yalnız bana da bu ümitli haliniz ilginç geldi. Amacım Sizi kırmak ya da incitmek hele hele saygısızlık etmek asla olamaz; bunu özellikle size arz etmek istiyorum. Bir söz vardır bilirsiniz \"aynı hamam, aynı tas\"
Bunlarda \'biz ve halkımız\' düşüncesi var. Halk la haşa aynı kefeye de koymazlar kendilerini. Onların yaratıcıları da eminim farklı olsa gerek. Bu arada BİZ ASTSUBAYLAR mı ? İşte gördüğünüz gibi itelenip, sömürülüp kandırılıyoruz.
Adam yerine konmak için silah alıp dağa mı çıkmak lâzım ??? Soruyorum. T.C. Ordusuna şerefle hizmet etmek mi bizim suçumuz ? Verdiği şehidin, gazinin, yetimlerin sayısı artık sabrın son noktasına gelmişken halâ mensubu olduğu TSK da ve bu milletin gözünde değeri yoksa ben Astsubay nereye çıkayım, gönül dağınıza mı dağa mı?????? Geçiniz, bu ümit palavralarına kanmayınız. Eyvallah

Haluk TIRAVOĞLU    05 Ağustos 2008 00:28
Yeni Genelkurmay Başkanımız; bizi ilgilendiren ve ümit veren oldukça fazla husus var, bana çok ilginç geldi, sizlerle paylaşmak istedim.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/9581108.as p?gid=229&sz=54663[URL=http:///www.hurriyet.com.tr/gundem/95 81108.asp?gid=229&sz=54663]hürriyet[/URL]
Yönetici yorumu Yönetici yorumu:
Yazının sonun daki "hürriyet" ibaresi üzerine geldiğinizde renk kırmızıya dönecektir,orayı tıkladığınızda yazıya ulaşmanız mümkün.

Haluk TIRAVOĞLU    05 Ağustos 2008 00:06
Cengizciğim, bahse konu key listesini bekliyorum. Sağlıcakla kal.

Cengiz ERTEN    04 Ağustos 2008 23:40
Sevgili Meslekdaşlarım;
Başta Sayın TIRAVOĞLU ve DOĞAN olmak üzere 1985-1994 yılları arasında İzmir Ref.Flt.Kmd. da çalışmış olan arkadaşlara itirazda kullanmak üzere ordan şahsıma verilen örnek KEY kesinti çizelgesini yollayabilirim.
Saygılarımla....

Ersen Gürpınar    04 Ağustos 2008 21:48
Sevgili Selçuk kardeşim bu mesajı bana yazsaydınız size sadece PES BU KADARMI YANLIŞ ANLAŞILIR diye yanıt verirdim Ben falcımıyım sizin TEMAD\\\\\\\'A üye olup olmadığınızı bilip sizi kast ederek yazayım?Ayrıca siz kendinizi hak alınsın ben nasılsa faydalanırım diyenler katogorisindemi görüyürsunuzda muhatabımın siz olduğu kanaatine varıyorsunuz?Umutlarımızın yitirilmesine siz(birkişi) sebeb iseniz vah halimize,ben akadaşlarımın ilgisizliğine sitem için bu kelimeyi kullandım. Mesajın ana gayesi maddeler halinde belirtilen konulara dikkat çekmek başarı için herkezin elini taşın altına koyma gereğini vurgulamaktı. TEMAD bir senboldür bulunduğunuz yerde TEMAD yoktur işlevini kabul etmezsiniz üyelik sizin tasarrufunuzdadır Ben bu kelimeyi genellikle ilgisiz arkadaşları kast ederek kullandığımı anlamalıydınız Bu siteye üye olmak iki kelime yazmakta assubay onur mücaadelesine katkıdır. Sizinle daha önceki özel mesajlarımda fikirleriniz ve kişiliğiniz hakkında düşüncelerimi belirtmeme rağmen bu mesajın sizi kast ettiği anlamını çıkarmanız beni hayal kırıklığına uğratmıştır. Kaldı ki sizi ve düşüncelerinizi eleştirsem bunu size yazarak yaparım bundan acizmiyim? Alınganlıklarla biryere varamayız. Eylemler konusunda siz daha bu siteye üye değilken biz taleplerimizin karşılanmaması için hangi eylemi yapmamız gerektiği konusunda anket düzenleyip sonuçlarını TEMAD yönetimine bildirdik size ve tüm arkadaşlarıma soruyorum TEMADIN KATILMADIĞI BİR EYLEMİN BAŞARI ŞANSI VARMIDIR elbette yoktur. Saygı ve sevgiler sunarım.

NOT. Arkadaşlarımdan istirham ediyorum bu konuyu mesaj panosunda tartışmıyalım özel mesajlarla paylaşalım

Ahmet CAN    04 Ağustos 2008 21:42
İlker BAŞBUĞ
Orgeneral
Yeni Gn.Kur.Bşk.

Adınıza bir mektup yazsam size ulaştırılmayacağına eminim.TSK.en büyük komuta merkezinden bu tür siteleri izleyenler olduğu varsayımıyla ve bu feryadı size ulaştırabilecek bir vicdan sahibi olacağını umarak,mesajımı sitemizden yazıyorum.

Komutanım,Emekli assubaylar maddi yönden artık bıçağın kemiğe dayandığı derecede mağdur.26 yıl üzerinden 3/3 den emekli J.Asb.ım.Emekli aylığım 920 YTL.Aynı hizmet süresi ile 7.nci dereceden emekli ilkokul mezunu bir memur emekliside 775 YTL.alıyor.Herhangi bir KİT'ten emekli olan aynı hizmet süresine sahip ilkokul mezunu bir işçi emeklisi ise 1250 YTL.alıyor.Sende 3,5 yıl daha çalışarak o KİT emeklisi işçi kadar alabilirdin diyebilirsiniz.Ama, asteğmenlik rütbesinden başlayarak,Kurmay payesinide alarak,sıralı bütün rütbeleri aşıp,en sonuna ve TSK.nında en büyük makamına ulaşmış biri olarak,Assubayların ekseriyetinin neden kaçarcasına emekli olduğunu en iyi sizin bilmeniz gerekir.Bilmiyorsanız da söylenebilecek hiç bir şey yoktur.

Özellikle bu hükümet döneminde,bazı meslek gurupları,(Polis,Öğretmen,din görevlisi,Adliye ve Mit personeli Vb.gibi)kendilerine sahip çıkan üst düzey bürokratları ve bakanları sayesinde aylıklarına ek düzeltmeler aldılar.Hatta bazıları ikinci defa aldı.Bizim üst makamlarımız ise kılını kıpırdatmadı.

Komutanım,benim kızım Öğretmen ve Iğdır'da 4 yıl öğretmenlik yaparak,mevzuat gereği iki derece yükseldi.Bildiğim kadar hiyerarşiyi bozar gerekçesi ile TSK.personeline,diğer kamu görevlilerine verilen bu hak verilmiyor.Yazık değilmi?Madem hiyerarşi bozulacak,bu hak emekli olduklarında verilsin.Bu durumda 1.nci dereceye inmeyen emekli Asb kalmaz.Bizlerde,ilk okul sonrası 5 yıllık sanat okulu mezunu emekli Albaylara uygulanan intibak düzeltmesi,emekli asb.larada Asb MYO.mezunu olarak uygulansın haklı talebimizden vaz geçeriz.

Kara Kuvvetleri Asb.MYO.da bizler için verdiğiniz söz ve vaatleri unutmayacağız.Elimizden maalesef başka bir şey gelmediğinden sabır ve umutla bekleyeceğiz.Kahraman ordumuzu her yönden en üst seviyeye çıkaracağınız inanç ve temennisiyle saygılarımı arz ederim.

Cengiz ERTEN    04 Ağustos 2008 21:34
Sevgili Selçuk Ağabeyim;
Gene ne güzelde yazmışsın ağzına yüreğine sağlık.Haklı ve Onurlu mücadelemizde kimsenin kimseyi ne yaptın diye eleştirme hakkı yoktur.Üye olunsada olunmasada sizler yıllarca bu mesleği yapmış ve bu üniformayı taşımış bir büyüğümüzsünüz.Kimsenin gücü sizleri dışlamaya yetmez.Eğerki biz bir zümre mücadelesi yapıyorsak her zaman kapılar size açık olacaktır.Bende sizin gibi eylemleri savunuyorum ve bu konuda sonuna kadar yanınızdayım.Bir farkımız var ben TEMAD'a üyeyim.Doğru bir tanedir ve siz bana göre doğruları savunuyorsunuz.Sanıyorum burada benim gibi düşünen arkadaşlarında sayısı az değil.İnce hesap peşinde koşmakta bize yakışmaz.
Tek yasal temsilcimiz TEMAD'dır.Onun çatısı altında toplanmak en güzelidir.Yasal çerçevede haklarımızın alınması için eylem yapmanın zamanı geçiyor.Geçen her günün önemi mutlaka var.Uyanın artık uyuyanlar.
Saygılarımla....

Selçuk içer    04 Ağustos 2008 19:39
TEMAD/A ÜYE OLMAKTAN İMTİNA EDENLER'in hak alınsın biz nasıl olsa faydalanırız diyenler Eylem yapamaz şeklinde değerlendiriyorsunuz.Sayın büyüğümüz,duyenimiz bu mesleğe katkılarınıza her zaman minnet duydum saygısızlık içeren üslup takınmadım ancak beyanınızdaki sözleriniz çok incitici ve aşağılayıcı ben Temad'üye değilim.Siz mücaadele edeceksiniz bizde faydalanacağız bu sözlerinizin muhatabı benim başkalarının mücaadelesinden fayda bekleyecek kadar alçak değilim,ben 3 derecenin 2 nci kademesinden emekli ve yüksek okul bitirmemiş derece kademe beklentisi olmayan kişiyim hiç bir gruba oluşuma dahil değilim nerede olursa olsun yöneticilik gibi beklentim yok.Benim davam onur meselesidir ezilmişliğe kandırılmaya.oyalanamaya haykırmaktır.Üye olup olmamak şahsın tasarrufu değilmidir?Üye olmayanlar meslektaşlarınız değilmidir her hangibir hak arama mücaadelesinde siz katılamazmısınız deme hakkına sahipmisiniz anlamakta inanın güçlük çekiyorum Ben TEMAD'a üye değilim demekki yazma ve konuşma hakkım yok memlekette cumhuriyet yürüyüşleri yapıldı tertip komitesi üye olmayanlar katılamazmı dedi.üYE OLUPTA ELEŞTİRİYORUM DİYEREK HER GÜN TEMAD'IN BELİNE BELİNE VURSAYDIM DAHAMI ETİK OLURDU?Bu şekilde davranışımın ümitlerinizin yitirilmesine neden olduğunu sıksık beirtiyorsunuz,zannetmiyorum esas umutlar Bu site ve Temad'ın mesaj panosuna girdiğinizde karşiılklı çekişmelerin,sen ben davasının esas bizlerin umudunun yitirilmesine neden olduğudur.Saygıdeğer büyüğüm ve meslektaşım ben alçakca başkalarının emekleri üzerine oturmam ufak tefek hesapların adamı olmadım olmamda,öyle olsaydım ne genel kurmayı ne generalleri böylesine eleştirmezŞehit gazi ve mağdur meslektaşlarımı ve ailelerini savunmazdım.üç kuruş ucuza sabahın köründe ekmek kuyruğuna kucağında bebesiyle gelen şehit gazi aileleri beni ilgilendirmezdi.Siz umutlarınızın yitirildiğinden bahsedebilirsiniz.Bir çok sehit gazi ve emekli assubay ve aileleri,bayan assubaylar onların umutları olduğumu sürekli bildiriyorlar.Bu bana yeter benim misyonumda bu.En azından onların umutları olmak için yazacağım ve haykıracağım yayınlandığı müddetçe Temad'a üye olmaktan imtina ediyor diyerek bunları dile getiremezsin demezsiniz.Saygı ve sevgilerimle...
Selçuk İÇER
(E)Bando Kd.Bçvş

efe    04 Ağustos 2008 16:14
arkadaşlar hep birilerini suçlayıp haklarımızı vermediklerini anlatıyoruz.Vatan millet için yaptıklarımızı ön plana çıkartıp bize de bazı hakların verilmesini talep ediyoruz.

Peki biz hiç kendimize bakıyor muyuz ?
1. Bir çoğumuzun hesabında KEY alacağı görünmüyor. Peki tüm TSK'da KEY kesintilerini muntazaman(!) kesip hesaplayıp kaydını tutan ve ilgili yerlere bildirmesi gereken hangi camianın üyeleri?
2. İZMİR Hava Hastahanesinde DTP Liderine ÇÜRÜK raporu hazırlayan ve işini takip eden hangi camianın mensubu,
3. Orduevlerindeki hizmetten, temizlikten ve ilgisizlikten şikayet ediyoruz, görev yapan kısım amirleri ve yardımcıları hangi camianın üyeleri,

Bu örnekler çoğaltılabilir, ama gerek yok. İfade etmek istediğim, bence önce İKTİDAR-MAKAM-MEVKİ-RANT Kavgası yerine ( en azından ben böyle görüyorum) kendi içimizdeki iltihapların temizlenmesi gerekmez mi? Çünkü inanın bir kişinin yaptığı pislik bütün camiaya o kadar kolay maledilip seviye aşağıya çekiliyor ki, eminim bunu hemen her gün herkes yaşıyordur.

Saygılar...
Yönetici yorumu Yönetici yorumu:
Sayın Efe,
Yazınızı bilerek açtım.
Ben de size soruyorum; yüzbinlerce assubay arasından yüz tane hata yapan çıkmış, yüz kişi yanlış yapmış, peki TSK'yı sırtında taşıyan yüzbinlere mi mal edelim bu hataları?
Hakları altın tepside sunulanlar sizce hiç mi hata yapmıyorlar? Onlar arasında hata yapanlar, rüşvet alanlar, hapis yatanlar yok mudur?
Yoksa sizin amacınız farklı mı?
Bizi hep hatalarımızla gören, görmek isteyenlerden misiniz?
Ben insanım. Yıllardır emek verdim, çalıştım, insan olarak hata yapma hakkım da var, her insan gibi.
Bağışlayın ama, sizin yorumunuz bana pek te iyi niyetli gelmedi.

Hüseyin SAVCI (Bu yorum şahsıma aittir, site yönetimini bağlamaz)

Ersen Gürpınar    04 Ağustos 2008 15:13
http://blog.milliyet.com.tr/ersengurpınar
Saygıdeğer Arkadaşlarım
TEMAD yönetiminin Başbakanla görüşmesinden duyduğumuz memnuniyeti dile getirmiştik; Görüşmenin ayrıntıları ile ilgili olarak ANTALYA il başkanımız Sn.Yusuf ÖZKARA\\\'nın açıklama ve yorumuna teşekkür ederiz.
Cahilliğimi bağışlayın benmi anlamıyorum yoksa anlatamıyormuyum.

- TEMAD Gn.Bşk. Başbakana bizlerle birlikte uzman çavuşların selamını neden götürmüştür? Bir ara TEMAD\\\'ı protesto etmemizin nedeni tüzüğünde uzman çavuşların asli üye olması idi üç kuruş aidat almak uğruna tüzüğe bu madde konulmuş ama sakıncaları o zamanki gafiller tarafından görülmemiştir. Onların emeğine de saygımız var ama onların statüsü ayrıdır bizimle ilgileri olabilirmi? Tüzükte bu değişiklik yapıldı çıkarıldı denildi yoksa aldatıldıkmı?

- Nedense TEMAD yönetimi sağlık personeli ve ebe hemşireleri diline doladı,başlangıç dereceleri ile ilgili Genelkurmayda ,Başbakanla görüşmede bunlar örnek veriliyor SAĞLIK PERSONELİNDEN MYO MEZUNLARI 9/2 DEN GÖREVE BAŞLAMIYORLAR ÖRNEK YANLIŞ,YANLIŞ ÖRNEK SAVUNDUĞUNUZ KONUYU SEKTEYE UĞRATIR Temad hukukçuları bunu bilmezmi? Teknik Hizmetler,Meclis Stenoğrafları,Emniyet Hizmetleri gibi sınıflarda MYO mezunları 9/2 den göreve başlamaktadır; lisans mezunlarının 8 nci dereceden göreve başlamasında kamu görevlileri daha geniş bir yelpazede yer almaktadır.

- Başbakanla görüşmede örnekler verilmiş haksızlık dile getirilmiş ama Sn.Nurettin Akmanın teklifinde 9/1 e razı olunmuştur. Daha önce de TEMAD başkanı sitede ve bana şahsen önce 9/1 alınsın sonra MYO mezunları için 9/2 lisans mezunları için 8 nci derece kolay demişlerdi; Ben ve arkadaşlarım bunun mahzuruna değindik bu neyin teslimiyetçiliğidir hergün bizimle ilgili yasamı çıkıyor da bu işi sonraya bıraktık? Otuz yıldır bu sorun düzeltilmedi bir otuz yıl dahamı bekliyeceğiz?

-AİHM konusunda verilen dosya numarası ile dava dilekçesine ulaşamadık hangi linkten ulaşacağımızı TEMAD yönetiminin bildirmesini rica ediyoruz.

-Birçok arkadaşımız EYLEM-EYLEM demektedir elbet eylem gerekli ama eylem kararlı yönetimler ve üyelerince gerçekleştirilir TEMAD\\\'a üye olmaktan imtina edenler,hak alınsın biz nasılsa faydalanırızı diyenler eylem yapmazlar
Bu sitede bilinçli arkadaşlarımız olmasına rağmen tartıştığımız hayati konularda bir fikir dahi belirtmeyenler ilgilileri uyarmayanlar zaman,zaman umutlarımızın yitirilmesine neden olmaktadır SORUNLARIMIZA BİZ SAHİP ÇIKMAZSAK GEREKLİ DUYARLILIĞI GÖSTERMEZSEK İLGİLİLERE TEPKİMİZİ İLETMEZSEK BİZİ KİMSE DİKKATE ALMIYACAKTIR LÜTFEN DAHA ÇOK KATILIM İÇİN GAYRET GÖSTERELİM .Sevgi ve saygılarımla

yaşar çakan    04 Ağustos 2008 14:35
Uzun süredir yoktum.Bu sütunlardan TEMAD Bşk.nın Başbakanla sorunlarımız hakkında görüştüklerini öğrendim.Bu hizmetten dolayı TEMAD yönetimini kutluyorum.Umarım sonuç alırız.Genel Kurmay Başkanıda gidiyor.Yerine bizlere SÖZ veren yenisi geliyor.Başbakan ve yeni Gen.Kur.Bşk.sözünde durup durmayacaklarını zaman gösterecek.Sayın MSB zaten bakanların içinde en başarısız olanı.Hiç bir hizmeti yok.Bir içtimaya çıkmadığı kalmış.Ses soluk yok.Bizlerini de sevmediğine inanıyorum. Hükümet kabinesinde değişecek iki bakandan biri.Hatta birincisi. İkincisi ise çalışma bakanı.Memleket için yaptıkları hiçbir şey yok.Biri biraz medyatik.Diğerin de hiç bir şey yok.Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir. yazısının altında bizlere kanun teklifi için gen.Kur. adres gösteren bir bakan. Demokrasinin D'sinden bi'haber bakan...Asker sevmeyen bir bakan.Sevse sayın ÖZKARA'nın belirttiği kelimeleri kullanmaz. Polislerden bahsediyor.Git İç İşleri Bakanlığı yap.Adaletten,eşitlikten,hak,hukuktan haberi yok. Yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşayan büyük bir zümrenin bakanı olduğunun farkında bile değil.Sayın Başbakana şaşıyorum,bütün bunların farkında değil mi?

Gürcan OĞUZHAN    04 Ağustos 2008 14:02
Çeyrek asır TSK ya hizmet ettim. Sicilen 1. dereceden emekli olmam sanırım iyi bir asker olduğumun kanıtı olarak kabul edilebilir. Ayrıca hiç bir yolsuzluk, hırsızlık vb. olaydan da sorgu sualim olmadı. Görev süremde ne hırsızlar, ne soysuzlar gördüm ben. O şanlı üniformanın arkasına gizlenmiş ne şerefsizler gördüm. Ne yaptım derseniz.. Ne yapabilirdim ki ?? Şikayet ettiklerim yüzünden neredeyse ben suçlu kabul edildim. İt iti ısırmıyor. Mesleki olarak en büyüğüm gözüken kişileri örnek almadım. (Şükürler Olsun)
Bunca yıl taşıdığım üniformayı şeref, haysiyet, namus bildim.
Ama... ama ne oldu. Baştan beri değer verilmeyen, pranga esiri gibi muamele edilen ben (Astsubaylar) .. halâ aynı cenderede yaşam, onur mücadelesi veriyorum.
Silahlı Kuvvetlerde herkez duyduğu gördüğü yolsuzluğu, hırsızlığı ortaya koysa acaba kaç kişi daha doğrusu kaç vatan haini ortaya çıkar????? Merak ediyorum.
Siz merak etmiyor musunuz???

Yusuf ÖZKARA    04 Ağustos 2008 11:28
BAŞBAKAN\'A SORUNLARIMIZI ANLATTIK



Temad Gn.Başkanımız Sn Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN\'dan heyetle görüşme talebinde bulundular.Bu karmaşa döneminde gene de kabul görüldük.

Türkiye cumhuriyeti devletinde Asb.camiasını temsil eden örgüt temsilcileri Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir başbakan ve grubuyla mülaki olacaktı.Nitekim de 16.07.2008 günü saat:17.00\'de Başbakanlık toplantı salonunda mülaki olmak üzere Sn.Başbakan Temad\'a randevu vermişti.O saatte salonda hazır bulunduk.

Toplantıya : TEMAD Gn.Bşk.Sn.Mustafa Erol ve eşi Hanımefendi, Gn. Bşk.Yrd Sn.Galip Kaplan, Gn.Bşk. Sosyal ilişkiler Yrd. Tekin Karataş, Gn. sekreter hakkı Gürsoy,Temad Antalya il Başkanı Yusuf Özkara,Temad İstanbul il Başkanı Sn.Ahmet Atik,İzmir il Başkanı Sn.Aykut Özer,İzmir Balçova ilce Şb.Başkanı Faruk Özeren, Temad Hukuk Komisyon üyelerinden Sn.Av.Alim Akbay ve eşi Hanımefendi, Sn.Av.Kadir Kocalar, Sn.Av.İsa Çetin ve temsilen iki üyemizle katılmıştık.

Toplantı salonunda biz beklerken,Sn.Başbakan salona girdi.Beraberinde
M.S.B Sn.Vecdi Gönül,M.S.B\'lığı Komisyon Başkanı,Başbakan Danışmanı
Özel Kalem ve Assubayların özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik Kanun teklifini hazırlayan ve veren Çankırı Millet vekili Sn.Dr.Nurettin Akman da bulunuyorlardı.

Temad Gn.Bşk.mız bizleri Takdim etti, bizler de kendimizi takdim ettik. Sn.
Başbakan birbir tokalaştı bizlerle Oooo! Çok da yüklü gelmişsiniz.gibi bir latife yaptı.

Bir gün önce Gn.Bşk.ca hazırlanan ve birlikte tekrar gözden geçirdiğimiz, Asb.ların dilek talep ve mağduriyetlerini belirleyen dosyanın bir tanesini Sn.Başbakana Temad Gn.Başkanımız takdim etti.

Öncelikle 257 bin çalışan Emekli Asb.ın ve Uzm.Çavuş\'un size saygı ve muhabbetlerini getirdim Sn. Başbakanım. diye söze başladı.Temad\'ın 2847
Sayılı Kanun ile kurulmuş Kamu yararına çalışan bir dernek olduğunu, Mensuplarının tamamının,TSK.Saflarında Canları pahasına çalışıp yasal görev sürelerini tamamlayarak veya malulen emekli olmuş,yıllarını ülkenin geleceğine adamış kültürlü ve tecrübeli bir aile topluluğu olduğunu söyledi.

Ülkemiz genelinde 102.500 emekli, 95 bin çalışan Assubay, 60 bin civarında çalışan tabi üyemiz olduğunu,Temad olarak geçmiş yasama yılında özlük haklarımızla ilgili yaptığımız çalışmalardan sonuç alınmadığını, siyasal ortamda yaptığımız çalışmalar sonucunda, Özlük haklarımızla ilgili sorunların tamamının çözüm yeri M.S.B olduğunu oradan gelecek kanun tekliflerinin kabul göreceği her kesim tarafından bildirildiğini dile getirdi.

M.S.B. Sn.V.Gönül;Gn.Kurmay\'dan bize gelen bir evrak bile yok. Geleni de ilgili makama gönderiyoruz!dediler. Ayrıca M.S.B. Komisyon Bşk; Evrak raflarımız bomboş!dediler. Sn. M.S.B.kendini soyutlamağa çalışıyordu&

Gn.Bşk. Sn.Erol Sn. Başbakan\'a hitaben:T.S.K,de her kademede eğitim seviyesinde gerekli düzenlemeler yapılırken,buna paralel olarak özlük haklarında da gerekli düzenlemelerin yapıldığını Harpokulları\'nın (2) yıl iken, (3) yıl iken, (4) yıl iken bitirenlerin özlük haklarının, çıkarılan kanunla düzenlendiğini, aynı işlemin, Asb.
Okullarını bitirenlerin özlük haklarında da yapılmış olup, son Asb. Okulları, Meslek Yüksek Okulu seviyesine çıkarıldığında düzenleme yapılmayıp Asb. ların çifte standart da bırakıldıklarını belirtti. Ayrıca; Sn Dr.Nurettin Akman\'ın verdiği Kanun teklifi ile bu çifte standardın kalkacağını tebarüz ettirdi.

Gn.Kurmay Başkanlığı\'ndan Başbakanlığa yazılan EK-A teklifte Asb.ların emekli olduklarında maaşlarının %45\'inin azaldığı,TSK personelinin %96 sının yoksulluk,%60 ının açlık sınırında olduğu, 657 Sayılı Yasaya tabi Devlet memurları ve İşçiler ile TSK personeli arasında %31 fark olduğu, maaş artışlarının TSK personeli aleyhine bozulduğu,mülki idare amirlerine 176-250 YTL.Adli personele 155-276 YTL.Öğretmenlere 69-139 YTL.verildiği halde, Assubaylara verilmediği belirlenerek çizelgenin sunulduğunu ve TSK personeline ve emeklilerine hiçbir artışın yapılmadı-
ğını belirtdi.

Hatta Emniyet, Mit mensupları ile hakim, C.savcıları ve diğer devlet memurlarına ve bunların emeklilerine her ay 100.00 YTL.zam yapıldığı halde emekli assubaylara verilmediğini ishar etti.

Ek göstergelerin en yüksek devlet memuru maaşı ile çarpımının 8400 den 3600\'e kadar olanların da belli bir ahenkle düşüşü olurken; 3600 ek gösterge çarpımının %70\'in %110 a çıkarılması konusunda yapılan çalışmalardan da bir netice alınmadığını belirtti.

Beş yıldır mensuplarımızın ekonomik durumlarının gerilediği ile alım güçlerinin azaldığını,buna bağlı olarak da moral ve şevklerinin kırıldığını arzetti. Keza bir kurumda (30)yıl çalışıp emekli olan bir memur,ayda en az: 2.800.00 YTL emekli maaşı alırken;aynı eğitimle aynı kurumda 30 yıl çalışıp emekli olan başka bir memurun,
900.00YTL emekli maaşı almasını adalet anlayışınıza sunuyorum.dedi.

 Ülkemizde iki yıllık ön lisans seviyesinde eğitim alan her vatandaşımız; hizmeti sonunda ¼ derece,kademeye geldiği halde, yüksek lisans ve doktorasını yapmış olan assubaylar 1.derece 3. kademede kalmaktadırlar.

İki yıllık ön lisans eğitimi alan Emniyet Mensupları ve Sağlık Mensupları mesleğe 9/2 dereceden Memuriyete başladıkları halde Astsubay; 9/1 den başlamaktadır.Fakülte mezunu olan Devlet memurları 8/1 den memuriyete başlar iken,aynı eğitimi alan assubay başlatılmamaktadır.

TSK Emeklilere verilen; makam, kadrosuzluk gibi tazminatların hiç birinin Asb.lara verilmemesi, adalet, hakkaniyet ölçüleri ile meriyette bulunan kanunların tamamında mevcut olan eşitlik ilkesi ile bağdaşmamaktadır.

Geçen yasama yılları içerisinde 657 sayılı yasaya tabii Devlet Memurlarının büyük bir bölümü ile Kamu işçilerinin ekonomik durumlarında değişik zamanlarda düzenleme yapıldığı halde, emekli Assubayların ekonomik durumlarında düzenleme yapılmaması camiamızı beklenti içerisine sokmuştur. Emekli Assubayların ekonomik durumlarının düzeltilmesi, kadrosuz ve görev tazminatının verilmesi ile, diğer Devlet Memurlarına verilen ödenti ve tazminatların Emekli Assubaylara da verilmesi konusunda çalışma yapılmasını tensiplerinize en derin saygılarımla sunarım.dedi.

Sosyal işlerden sorumlu Temad Gn.Bşk.Yrd.Sn.Tekin Karakaş: Sn. Başbakanım generaller - albaylar müsaade etmiyorlar, müsaade etseler biz Assubaylar da 1/4 ne geliriz.deyince; Sn. Başbakan ve salondakiler güldüler. Sn. Başbakan:Yoksa sen Karadenizli misin? Evet Durum anlaşılıyor isyanından belli oluyor hemşehrim oluşun! dediler. Salondakilerde tebessümle samimi bir hava oluştu.

MSB. Komüsyon Bşk. Tazminat ödemelerinin Binbaşı seviyesi üzerinden kesildiğini söyledi. Kendilerine Genel Kurmay\'dan gönderilen evrak olmadığını, arşiv raflarının boş olduğunu, talep olduğunda üzerlerine düşeni ifa edeceklerini de ayrıca belirtti.

Ecevit Hükümeti döneminde 2002/631 Sayılı Kararname ile assubaylar için bir iyileştirme yapıldığından sözedildi ve İzmir İl Başkanı Sn.Aykut Özer, bu kararnameden istifade edenlerden olduğunu söyledi. Sn.Başbakan da: Bu karanameyi de inceleyin neymiş bakalım?diye M.S.B\'na bildirdi. Ayrıca Sn.Başbakan\'a Balçova Şb.Bşk. da :Biz 70.000 saat nöbet tutuyoruz. Assubay Dert ve sıkıntılarını İzmir\'e gelişinizde size bildirmiştim Sn.Başbakanım.diye söze girdi.

Temad Genel Başkanımız, iki yıllık ön lisans eğitimi alan Emniyet mensupları ve Sağlık mensupları mesleğe 9/2 dereceden memuriyete başladıkları halde, Assubaylar 9/1 inden başlamaktadırlar.Fakülte mezunları 8/1 den memuriyete başlarken aynı eğitim fazlasını alan Assubaylar 8/1 inden başlayamıyor.Bu nedenle de 1/4 ne de çıkamıyorar.

İşte bu anda Hukuk Müşavirlerimiz Sn.Av.Kadir Kocalar Ben iki fakülte bitirip mastırımı da yaptım buna ben bir örneğim dedi. Diğer Hukuk müşaviri Avukat Alim Akbay: Albay: 2.700.00 YTL, astsubay:800.00 YTL. alıyor. Kadrosu yok diye bize vermiyorlar ama;Kadrosu olmadığı halde albaya veriyorlar.dedi.

Kanun teklifini veren Çankırı M.Vekili Sn. Nurettin Akman: Bu kanunu geçirmek benim şerefim ve boynumun borcu oldu dediler. M.S.B Sn.V.Gönül Polis Teşkilatı\'nın derecelendirmelerini gösterip bir örneği olarak Sn. Başbakan ve bizi iknaya çalışıyordu.Güya Polis Teşkilatı da yeni, yeni bizim camia\'nın seviyesine ancak getirilebildiği hususnda Polis den ve komiser den örnek veriyordu.

Sn. MSB Bakan\'ının gözünde ve düşüncesinde Polis Devlet Gücü kavramı şekillenmiş. Örneklemelerinden bana,bunu hissettirdi.TSK\'lerinin, kanun tüzük yönetmelikleri ,Sahra Talimnameleri ve mevzuat hükümleri ile kendini deruhte etmiş ve şekillendirmiş bir kurum, ne TSK, ne de onun temel taşı olan Astsubay Camiası ile mukayese edilemezdi. Sn. Başbakan bu realite karşısında şaşkınlığını itiraf etti ve Bu kadarını da bilmiyordum. Derhal teferruatlı bir araştırma yapalım yeni bir iyileştirme sağlayalım.dedi.

Geçmiş dönemlerde de: Yetki Gn. Kurmayın. Hakkınızdaki iyileştirme talebi Gn.kurmaydan gelirse ben MSB olarak Hükûmet\'e teklif götürürüm.Oradan gelmez ise, ben bir şey yapamam.sözünü de samimi bulmadım.

Keza daha önceki çalışmalar sırasında da, Gn. Kurmaydan assubayların aylık düzenlemeleri ile ilgili değişiklik çizelgeleri ve teklifler listesi, Maliye Bakanlığı Müsteşarı\'na sunulduğunda Sn. Müsteşar, daha okumadan evrak-ı müsbiteyi buruşturarak çöp sepetine atmış ve doğruysa M.S.B.lığından bir kıytırık generalin teklif ve ricalarına itibar edemem! demiş.Yaptığına inanamıyorum. Müsteşar Bakanından mutlaka öğüdünü almıştır ve bu davranışı da aldığı emir ve talimatın bir gereği olsa gerek.

Görev alanı gökyüzünde 18 bin fitle,deniz dibinde 1600 metreyle belirlenmiş, görev çizgisi sadece yeryüzü olmayan TSK\'nin tüm yükünü omuzlarında taşıyan, ekmeğine sadece alın teri katmayan, kanını-canını da katan, yarinin yanağından gayri tüm varlığını görevine, dolayısı ile vatanına feda eden, bir günün (24) saatinde, bir yılın (365) gününde görev mecburiyeti olan, hatta; ölene dek sefer görevi ile görevlendirilmiş olan, en çok malülünü ve Muharip gazisini veren, hatta en çok hizmet refüzesi veren, zorun ötesine geçme görevine yetiştirilen bir camianın mağdur edilmesi karşısında benim de Sn.Başbakan\'a söyleyeceklerim vardı. Bana birebir konuşma fırsatı veren Sn.
Başbakan\'a arz edecek sözlerim oldu ve de arzettim.

Gene duyum olarak Genel Kurmay.Başkanımızın, istihbarat subaylarının mezuniyetinde Akademide kendilerine hitaben subaylar:  Komutanım, binbaşı ve alt rütbeli kadro açlık,sefalet içindeyiz!dediklerinde Genel Kurmay Başkanımız :Ben gidip de sivil ağızlara ağız eğemem! Herkes imkanları nisbetinde yetinsin!gibi bir söz sarfetmiş. Biz hiyerarşiye ve silsile-i meratibe mecbur bir kurum değiliz. Biz TEMAD olarak sivil bir toplum örgütüyüz. Ancak; Milletimiz geleneği olarak terbiyemiz muvacehesinde ilgili makamlara dert ve sorunlarımızı ziyadesiyle çok kez anlattık. Bunu mukabil, ilgili makamlar ilgisizlikten başka hiç bir şey vermediler ve (5) yıl boyunca tek bir sorunumuzu bile çözmediler.

İşte bu çaresizliğimiz ve ilgili makamların ilgisizliği karşısında bir üst makam olan Başbakanlığa sorunlarımızı anlatmak mecburiyetinde bırakıldık.

Teşkilatı\'nın ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirilmesi için ağız eğmek ne demek?Vereceksin!deyip almak olmalıydı.

Kıbrıs\'ın elimizden çıkarılmak üzere olduğu Kerkük vb. yerlerin asimilasyon baskınına uğratıldığı,Yurt\'da onlarca insanın öldürüldüğü, yüzlercesinin yaralı hale getirildiği, Emekli general ve askerlerin bir-bir toplatıldığı, Ermenistan için gizli görüşlerin yapıldığı, boyboy albayraklı şehit tabutlarının geldiği bu dönemde bir Spartaküs ordusu oluşmadan Genel Kurmay Başkanlığı, şapkasını çıkarıp önüne koymalı ve iki kere düşünmelidir. SÖZDE DEĞİL ÖZDE DÜŞÜNMENİN TAM ZAMANIDIR&Saygı ile.. 04/08/2008




Yusuf ÖZKARA
Muharip Gazi
Temad Antalya.İl.Bşk.

ismail ünver    04 Ağustos 2008 08:50
Değerli Arkadaşlar
Eksik tahakkuk ettirilen KEY ödemem için Deniz Kuvvetlerine itiraz edeceğim. Hangi bölüme ve nasıl yönlendireceğime dair bilgisi olan var mı acaba?
Saygılarımla

İsmail ünver

aslan81    04 Ağustos 2008 01:12
Değerli arkadaşlar bu yazıyı daha öncede yazdım ama bilgisayarımdaki sorun nedeniyle silindi ,şimdi bizim derneğimiz ne zaman kurulmuş 1984 te bugüne kadar ne almışız HİÇ bizi oyalıyorlarmı hem evet hem hayır EVET çünkü kaybetmek istemiyorlar ellerinin altında vede neferle aralarında sağlam bir tampon MAŞA var biz tu kaka onlar koskocayla başlayanlar (koskoca binbaşı benim derdimi dinledi gibi) ulaşılması güç olanlar, halkın gözünde de bu böyle biz bşçvş onlar komutan HAYIR çünkü bizi işçi hamal olarak değiştirilebilir,subay değil işe aldıkları, verdikleriyle yetinmesi gereken alt sınıf bir parya görüyorlar ikamemizide yaptılar elbise ve rütbemizide benzettiler bizim ilk zamandaki halimiz gibi sorgulamayan bir sınıf daha yarattılar,farkındaysanız bizim yaptığımız çoğu teknik işleri onlara yaptırıyor bizim yaptırmamızada göz yumuyorlar bizi sonuna kadar kullanacak iyice işleri bitincede yavaş yavaş yok edecekler bir ara hazırlama ve sivil kaynak alımını durdurup sadece kıtadan ve uzmanlardan alarak deneme yaptılar kaynakla habire oynuyorlar sonra ortada hakkı aranacak bir zümre kalmayınca hak verilecek bir durumda olmayacak .
Bunların okulda yetiştirilme tarzı bu, ordunun ve ülkenin sahibi tek seçkin sınıf bunlar diğerleri teferruat bunlar aynı mahalle arkadaşını bile subay astsubay mantığıyla birbirine ezdirebiliyor HARBİYE MARŞI sözleri ne diyor bunlar kendilerini cumhurbaşkanı genkur başkanı zaten görüyor biz maaşlı işçiler her birlik K nı atandığında ilk toplantıda ne der dışarısı işsiz dolu hepinizi atarım asarım keserim yarı maaşa karın tokluğuna ölüme gidecek kunta çok der kime der bize subay zaten üstüne alınmaz alınanı gördünüz duydunuzmu onun için vakit erkenken topluca vede GENKURun önünde ses getirecek büyüklükte bir protesto yürüyüşü yapılmazsa YARIN çok geç vede bizler için çok GÜÇ olacak benden büyüklerime nacizane hatırlatması onlar(temad ve büyüklerimiz) ne düşünür hala,adam daha yeni genkur'a- kkk lığına geldi zaman verelim derseler saatli BOMBA yı kurmuşlar zamanda onların değil bizim aleyhimize işliyor tik tak tik tak. Saygılar.

Selçuk içer    04 Ağustos 2008 00:35
Assubayları sevmezler sayın SIĞINÇ Devlet sevmez,Millet sevmez ev sahibi sevmez,esnaf sevmez,komşu sevmez,akraba sevmez Genel Kurmay hiç sevmez. Yediği yemekten içtiği suya,yattığı yataktan donuna kadar ilgilendiğimiz vatan evladı erler de sevmez.Uçakta tamir etsen o uçağı uzaya göndersen çok büyük projelerede imza atsan bu topraklar için şehitte olsan gazide olsan hiç fark etmez.Sevmezler.Bunun sebebi KOMUTA KADEMESİ VE ZİHNİYETİDİR.Yıllardır demir yumruk misali tepemizde durur, ilerletmez aynı kalıpta kalmanı sağlar assubayları potansiel suçlu ve kendisine rakip olarak görür daima subay reklamı yapar kendisini hep ön planda tutar bizleri sadece kullanır vaat eder oyalar yapmaz kandırır zaten çok iyi bilir bir araya gelemeyeceğimizi mücaadele edemeyeceğimizi boğazdan bağlı olduğumuzu. Nalbant okulu ile Assubay meslek yüksek okulunun aynı katagoride olmasından zevk duyar,küçültülmemiz onların büyümesini sağlar önceleride yazmıştım basında yayında Assubaylarla ilgili olumsuz haber çıktığında tekzip etmez basın açıklaması yapmaz Silahlı Kuvvetlere hakaret olarak değerlendirmez,çünkü Assubayları sevmez rakip görür.Emekli Asubayların derhal bir araya gelerek hiç vakit kaybetmeden YASAL ACİL EYLEMLERİ YAPMALIDIR TEMAD/IN ÖNCELİKLİ KONUSU BU OLMALIDIR TEK ÇÖZÜM BUDUR,ağlamayla sızlamayla bu işler düzelmez HAK VERİLMEZ ALINIR.SEVGİ VE SAYGILAR.
Selçuk İÇER
(E)Bando Kd.Bçvş

Selçuk içer    03 Ağustos 2008 12:40
Değerli Meslektaşım GÜRCAN OĞUZHAN Emekli Assubaylara yapılanlarda terör ancak oyuncular değişik yıllardır başarı ile uyguluyorlar,bunun adı ''DEVLET TERÖRÜ''mağdurları emekli assubaylar şehitler gaziler ve aileleri bu terörede lanet olsun..
.Değerli Meslektaşlarım Gürcan OĞUZHAN şair meslektaşımızdır şiirlerine www şairler birliği com sitesinden isim yazmak süretiyle ulaşabilir ve güzel şiirlerini okuyabilirsiniz.Meslektaşımı bu güzel çalışmalarından dolayı kutlarım.Sevgi ve saygılar.
Selçuk İÇER
(E)Bnd.Asb.


3753
Mesaj Defteri yazıları