YILKI ATLARI GİBİ ÖZGÜR OLMAK PDF Yazdır E-posta
Yazar Ersen GÜRPINAR   
Pazar, 25 Mart 2007
  14.01.2007 - 12:37 

Bugün çok farklı bir duygu ile uyandım. Yüreğim yılkı atlarının çoşkusunu taşıyor, bu yüreği taşıyan bedeni evde tutmak mümkün değil. Eşim sabah yürüyüşü için evden ayrılmış,onu beklemeye bile tahammülüm yok. Hemen evden ayrıldım, hava sonbahardan kalmış gibi ılıman, güneş bedenimi ısıtmasa bile ruhumu ısıtıyor. Motorsikletime atladım, kaskın siperini kaldırdım, yüzüme kamçı gibi vuran rüzgara inat İnciraltı na gidiyorum. İzmir in 40 yıl önceki meşhur plajlarının bulunduğu, sonra elbirliği ile yok ettiğimiz,kokudan yaklaşılmayan İnciraltı.Alınan önlenlerle kendini yeniliyor; Denize girilmese bile kenarında oturabiliyorsunuz. Farklı şeyler yapma isteği var içimde,önce sabah kahvatısında kendime bir ziyafet çekmeliyim dedim ve doğru özdilek Plazaya yöneldim.Emekli maaşımız yetmiyor diye şikayet ederken bu ne bonkörlük demeyim, ziyafet dediysem beş yıldızlı otelde değil otelin yanındaki hipermarketin fırınından simit alacağım.

Sahildeki bantlardan birine oturdum, seyyar çaycıdan sımsıcak bir çay aldım ziyafete başladım. Sabah olmasına rağmen havayı fırsat bilenler benim gibi sahilde almışlar soluğu genellikle gençler el,ele gönül,gönüle sarmaş dolaş geziyorlar. Kimi bir aşk masalından nağmeler fısıldıyor sevdiğinin kulağına,kimi hararetle minik kırmızı panjurlu evin hayallerini anlatıyor olmalı;Tiplerinden kıyafetlerinden öğrenci oldukları belli okuldan mı kaytarmışlar ne? Kıskanarak gıpta ile seyrediyorum gençleri. Simidime ortak olan martıların çığılıklarına yüreğimin çığlıkları karıştı; Benim hayal meyal hatırladığım ilkokul yıllarım dışında okullarda hiç kız arkadaşım olmadı, ben hiç sahillerde el ele dolaşamadım,ellerim hiç heyecandan terlemedi, yüreğimin sesini duyuramadım; çünki ben hep askeri okullarda okudum. Bedenimi ruhumu ezen katı kurallarla geçti tahsil hayatım;Bu yüzden kıskançlığım. Sadece gençliğimin deli dolu çoşkulu yıllarını vermedim Silahlı kuvvetlere,hayatımın büyük bir bölümünü de verdim vermek zorunda bırakıldım. Çünki mezun olduğum gün kız arkadaşlarımın eli yerine silah tutan ellerimize birde onbeş yıllık mecburi hizmet tutuşturuldu. Hani bazıları bunu bilmeden işinize gelmiyorsa istifa etseydiniz diye ahkam kesiyor ya onlara hatırlatmak istedim ve bende aradan 40 yıl geçmesine rağmen askeri okula boynu bükük ilk kayıt olduğum günü ve mesleğimdeki katlanmak zorunda bırakıldığım haksızlıklarımızı hatırladım. Ve yüreğimin isyan çığlıkları karıştı martıların çığılıklarına...

Yorumlar
Yeni EkleAra
Sadece kayýtlý kullanýcýlar yorum yazabilir!

Copyright (C) 2007 Alain Georgette / Copyright (C) 2006 Frantisek Hliva. All rights reserved.

 
< Önceki   Sonraki >