Saygı değer meslektaşlarım meslekte iken içimizden birilerini zaman zaman oyakın yönetminde bizleri temsilen oyak yönetimi BİZLERİN HAKLARINI GÖZETMEK VE SAVUNMAK ADINA seçerdi.Bizlerde gurur duyardık abimizin resimlerini oyak dergilerinde görünce.İşte Zamanın da bu temsilcilik görevlerinde bulunan emekli meslektaşlarımızı bir araya çağırsak da onların fikirlerini dinlesek.Hala OYAK ta görevli temsilci üyemiz var onunda fikirleri bizleri bir yerlere götüremezmi?bizlerin bilemediklerini onlar bilir diye düşünüyor,Bu oyak tartışmasın da bizlere yol göstereceklerine inanıyorum ..SAYGILARIMLA
kemal er 29 Haziran 2007 20:59
ÖNERİ: Değerli meslektaşlarım. Bu satırları yazmamın şu andaki sebebi bilgi açlığı. Düzinelerce sorunlarımız var. Tabii ki bunların içinde de öncelikli olanlar var. Önerim şu: sitede bir yer açılsın, bu bölümde bizim sorunlarımızı ve çözüm önerilerini içeren bilinçlenmemizi sağlayacak kapsamlı yazılar yazılsın. Mesaj panosu da devam etsin bu da çok önemli ancak, sorunlarımız ve çözüm yolları konusunda yeterli şekilde aydınlatıcı olmuyor. Örneğin OYAK meselesinde doğru yaklaşım ne olmalı? Bu konuda işi başından anlatan kapsamlı bir yazı olsa, herhalde oldukça aydınlatıcı olurdu. TEMAD şubelerinde yine sorunlarımızı araştırmak ve çözüm yolları üretmek için çalışma grupları oluşturulabilir. Gerektiğinde hukuksal mücadele yoluyla haklarımızı almak için, büyük bir para fonu oluşturulabilir. Saygılarımla.
kemal er 29 Haziran 2007 20:44
OYAK: OYAK kimin malıdır? Bir bilen varsa ben de öğrenmek istiyorum. Bir mal satılacaksa ona sahipleri karar verir. OYAK üye aildatlarıyla kurulduğuna göre, benim mantığıma göre başlangıcından bu güne tüm üyeler OYAK' ın sahibidir. Tabiiki sahiplerin temsilcileri olabilir. Ama bu temsilciler, hakaniyetle ve hukuk kurallarına uygun seçilmemişlerse, o zaman ortada büyük bir sorun var demektir. Bu sorunun çözülmesinde de TEMAD' a etkin bir rol düşmektedir. Heyecan ve merakla bekliyorum.
yiğit 29 Haziran 2007 02:37
Elifi mertek sanan bu insanların bizler hakkında yazdıklarından her zaman haberimiz olmuyor.Akademik kariyer sahibi olmak insan olduğu , aydın olduğu anlamına gelmiyor. Bilgilendirmeniz için teşekkür ederim , saygılarımla , hoşçakalın.
Kartallr Yüksek Uçar 28 Haziran 2007 12:40
BİR ÖZÜR BORCUNUZ VAR...
Bir arkadaşım önüme getirdi gazeteden kesip sakladığı parçayı.POSTA GAZETESİNDE Erdoğan AKTAŞ(eaktaş@posta.com.tr) beyefendinin köşesinde yazılmış.tarih 18 Mayıs 2007.Şarıkıcı Teomana hitaben DOKUNMAYIN TEOMAN ıma başlıklı yazının bir parağrafında prof.Orhan Kural a hitaben 'Akademik fikrine saygım var Orhan Kuralın ama, olur olmaz çıkışları ile sağda solada Başçavuş gibi dolaşması çok itici geliyor....Şunu anlıyorum.astsubay başçavuşlar; üzerinde resmi elbise ile başı boş dolaşan itici insanlarmış..Birde 31 Mayıs 2007 de atv de İTİRAZIM var proğramında Asuman DABAK adlı sunucu jüriye hitaben şöyle der BURADA BAŞÇAVUŞ KONUŞMUYOR.Yani Astsubay Başçavuşlar toplumda konuşmasını bilmeyen cahil,sözü dinlenmez rütbe taşıyan askerlerdir.BAKIN İKİNİZE DE SESLENİYORUM ! unutmayın ki ASTSUBAY lar bulunduğu yerlerde çok önem arzeden görevler üstlenen TAMAMI YÜKSEK OKUL statüsün de Gönlü ALLAH VE VATAN S evgisiyle dolu Tucelinin kırsalından,Beytüşebep mezralarına,Şırnakın GABARından,Hakkarinin en yüksek tepelerine kadar vatanımızın savunmasında kahpe ve kalleşlere karşı hala savaşmakta hatta canını bile seve seve vermektedir.ufak bir silahından tutun da savaş uçaklarının bakımına varıncaya kadar onun bilgi ve sorumluluğunda olduğunu unutmayın.Bu işler BAŞI BOŞ dolaşan kişlerin yapacağı işler değil, ancak YÜREKLİ,BİLGİ DONANIMLI,KENDİNE GÜVENEN,CESUR, insanların yapacağı işlerdir.BU İNSANLARA HER YERDE BİR ÖZÜR borcunuz var.YOKSA O ŞEHİTLERİN O KAHRAMANLARIN bıraktığı rütbeleri de gözünüze sokarlar..Artık her platformda bir astsubay ile konuşurken veya bahsederken ona yakışır sözcük ve terimler kullanılmalıdır.O da bu ülkenin Kurtuluşun da ve bekasında kahramanca hizmet veren her zorluklara katlanan,canını feda eden bir ordu mensubudur.PEKİ KENDİNİ SAVUMA VE HALA KİŞİLİK SAVAŞI VERMEYE ÇALIŞAN HAKLARIMIZI BİLE İSTEMESİNİ BİLMEYEN,KENDİSİNE SATAŞANLARI TETİKÇİLİKLE SUÇLAYAN GENEL MERKEZ NERDESİN? SELAM OLSUN SİZLERE.. SAYGILARIMLA
Şerafettin Turgay 27 Haziran 2007 02:21
Saygıdeğer arkadaşlarım.
Öncelikle sizlerden acizane bir istirhamım var.Anlayışla karşılayacağınıza inanıyorum.Mesajlarımızı zorunlu kalmadıkca küçük harflerle yazsak diyorum, Büyük harfle yazılınca sanki metin karışıyor,okunması zorlaşıyor gibi. Belki bana öyle geliyor yinede siz bilirsiniz tabiiki. Kıymetli arkadaşlarım , gerek çevresinde gerekse site ve bloglarda sorunlarımızla ilgilenen tüm arkadaşlarımızın yegane amaçlarının birlik beraberlikle bir güç oluşturmak , dayanışma yoluyla daha güzele ulaşmak olduğu bir gerçektir. Herkes düşüncesini fikrini söyleyecek , fikirler tartışılacak değerlendirilecek sonunda bir karara varılacaktır. Ancak bu aşamada , karşı fikir ve eleştirilere saygı duyulmalı, hakaret ve rencide edici sözlerden kaçınılmalıdır. Bu çalışmalara ve fikir alış verişlerine başta TEMAD öncülük etmeli LOKOMOTİF görevi görmelidir.Kendisine yöneltilen fikirleri değerlendirmeli,eleştirileri anlayışla karşılayarak olumluysa imkanlar ölçüsünde uygulamaya geçmeli camiamızın beklentilerine cevap vermelidir. Şahsen ben, şimdiye kadar TEMAD'da bu yönde olumlu bir girişim göremedim. Karşı fikirler adeta düşman ca ilan edilerek ,sahibi rencide edilmek veya dışlanmak yoluna gidildi. TEMAD sitesi karşı fikir ve yapıcıda olsa eleştirilere tamamen kapatıldı. Soran sorgulayan fikir ve öneri sunan hiç kimse kaale alınmadı. Bu uygulamalarından camiamız ne yarar sağlayacak anlamakta zorlanıyorum.Değerli arkadaşlarım , TEMAD yönetimide çok iyi biliyorki bu kablumbağa hızıyla camiamız bir arpa boyu yol katedemez. Bırakın Antalya İl başkanı gibi bir arkadaşımızı benim gibi birisini bile kaybedecek lüksümüz yok. Az zaman da çok üye kaydedip,taraftar kazanmalı ,düşünce fikir üretmeli ve süratle uygulamaya geçmeliyiz. Bu uygulamalardan biriside yönetimlerin değiştirilmesini gerektiriyorsa'ki bence evet gerektiriyor bu da dahil yapılmalıdır. Arkadaşlarım ,http://www.temad.org/amac.htm daki yazılanlar ne derece istek ve beklentilerimizle örtüşüyor. Hadi yazıldı kaçta kaçı şimdiye kadar yapıldı. Arkadaşlarım Ceviz kabuğu proğramından bahsediyorsunuz. Ank Sütüdyoyu aradım bağlamadılar.Not yazdırdım mutlaka iletin diye. OYAKBANK ı Generaller emretmeden ulusoy satamaz imkansız ,ulusoy günah keçisi yapılıyor lütfen iletin dedim , bunu da iletmediler. Hazır Gen Bşk. Söz fırsatı yakaladı. O söyler diye bekledim söylemedi, Aygün Soruyor nasıl mahkemeye vereceksiniz Bankaya oyak a ortakmısınız diye EVET ortağız hukukcularımız söyledi mahkemeye vereceğiz diyor. Arkadaşlar ,hadi ben emekli olur olmaz Ne arabın yüzü ne şamın şekeri lazım değil diyerek ilişiğimi kestimde, İlişiği bulunan arkadaşlarım için Gen Bşk.Söylermisiniz Yüzde kaç hisseniz var ,nasıl ortaklık bu böyle . Arkadaşlar dava , davanıza hakim olursanız kazanılır. Boş savunmalarla değil. Herkese saygılarımla .
kemal er 26 Haziran 2007 23:43
Saygıdeğer meslektaşlarım; aşağıda yer alan yazımı TEMAD genel merkezine de gönderdim. Sizlere de konu hakkında bilgi verir saygılar sunarım. Bilgilendirilmek istiyorum: 2006 yılında emekliye ayrıldım. Ve Antalya’ ya yerleştim. Burada ilk tanıdığım meslektaşlarımdan birisi de değerli büyüğüm, TEMAD Antalya başkanımız Ahmet Özden oldu. Kendisinin bizlerin sorunlarıyla ilgili mücadelesine birebir şahit oldum. Ancak, bir süredir merkezle olan sancılı durum, sorunu anlamaya çalışan tüm meslektaşlarımızı oldukça üzüyor. Olanları anlamaya çalışıyorum. Ancak, karşılıklı bazı atışmalardan başka bir şey bulamıyorum. Belki de bir taraftan doyurucu açıklamalar yapılmıştır. Böyle bir açıklama mevcut ise, öğrenebileceğim kaynak bildirilirse mutluluk duyarım. Öğrenmek istediğim şudur: Sayın Ahmet Özden başkanımız merkezden ne istemiştir? Neyi eleştirmiştir? Nerede eleştirmiştir? Kendisine cevap verilmiş midir? Kendisine cevap verildiyse hangi yolla (yazıyla, mesaj panosu yoluyla) verilmiştir? Gerekiyorsa, kendisinin iddialarının doğru olmadığı belgelerle ispatlanmaya çalışılmış mıdır? Konuyu toparlayıcı bir cevap verilirse mutlu olacağım. Hayatta en çok korktuğum şeylerin başında, anlamadan, dinlemeden, bilgi sahibi olmadan fikir üretmek gelir. Zaten bu metni karalamamın sebebi de budur. Daha çok birlik beraberlik içinde olmamız gereken günler yaşıyoruz. O nedenle insanları kaybetmeye değil, kazanmaya çalışmalıyız. Sorunları sakinlikle ve hassasiyetle çözmeliyiz diye düşünüyorum. Saygılarımla.
KARTALLAR YÜKSEK U 26 Haziran 2007 19:08
BAKIYORUM ŞÖYLE BİR BİR ARKADAŞLARIMIN, MESLEKTAŞLARIMIN MESAJLARINA BENDE YAZSAM NE OLUR Kİ DEDİM.SAĞOLSUN BU SİTE HER SESE HER HAYKIRIŞA HER KÜSKÜNE CEVAP HAKKI VERİYOR SAĞOLSUNLAR. 24 HAZİRAN TARİHLİ BİR MESAJ DA RAMAZAN GÜRCAN KARDEŞİMİZ,YİNE AYNI TARİHLİ BİR MESAJDA DA MURAT AKTUNA ADLI KARDEŞİMİZ DE TEMAD BAŞKANIMIZI CEVİZ KABUĞUNDA UMUTLA BEKLEYEREK SEYRETMİŞLER VE GENEL BAŞKANIMIZIN KONUŞMALARININ ARKADAŞLARIMIZI TATMİN ETMEDİĞİNİ BEYANLA BÖYLE BİR GENEL MERKEZİN UMUTLARA IŞIK TUTAMAYACAĞI KONUSUNDA KARAMSAR OLDUKLARINI İFADE EDİYORLAR.GERÇEKTEN ÖNEMSİYORUM.GENEL MERKEZİN KENDİ SİTESİ GİBİ KULLANDIĞI TÜRKİYE EMEKLİ ASTSUBAYLAR DERNEĞİ WEB SİTESİ SADECE KENDİLERİNİ SAVUNMA MEKANİZMASI GİBİ ÇALIŞMAKTA HANGİ İL YÖNETİMİ KENDİ GÖRÜŞLERİNİ OLUMLU YÖNDE TASTİK ETMİYORSA AL AŞAĞI VER YUKARI YAPIP, KENDİLERİNİ DEVAMLI MAĞDUR YAPMA GAYRETLERİ İÇİNE GİRİYORLAR. HADİ BAKİM CEVİZ KABUĞU GİBİ BİR PROĞRAMDA SİZE BİR FIRSAT TANINMIŞ HAZIRLANIP DA ARKADAŞLARIMIZIN DERTLERİNİ SORUNLARINI UYGUN BİR İFADEYLE HERKESİ TATMİN EDECEK TARZDA NİYE DİLE GETİREMİYORSUNUZ. BÖYLE BİR FIRSATI SEÇİMDEN SEÇİME VERİRLER BİLİYOR MUSUNUZ.. ARKADAŞIMIZ HAKLI OLARAK; ANLADIM DİYOR NEDEN BU YÖNETİMLE HİÇBİR HAKLARIMIZIN KAZANILMADIĞINI BELİRTEREK SİTEM EDİYOR. DİĞER ARKADAŞIMDA HATTA UTANDIM DİYOR. VE YAZIKLAR OLSUN BU YÖNETİCİLERİ SEÇENLERE VE TAHAMMÜL EDENLERE. BENDE TAHAMMÜL EDİYORUM GÜZEL KARDEŞİM..ÖZÜR DİLERİZ SENDEN DE MURAT KARDEŞİM.İNŞALLAH BİR DAHA Kİ SEÇİMLER DE DAHA DUYARLI TEMSİL YETENEĞİ YÜKSEK ARKADAŞLARIMIZDAN BİRİ SEÇİLİR.DİYE DÜŞÜNÜYORUM.TEKİN OKAY KARDEŞİMDE AYNI SERZENİŞLERİ TEKRAR EDİYOR. BU KADAR ÖNEMLİ KONULARDA ÖYLE YÜREKLİ KONUŞUN Kİ TESUDUN GÖLGESİNDE GERÇEKTEN KALMAYIN BE KARDEŞİM. VALLAHİ YÜREKLERİMİZ DARALDI. KENDİMİZİ İFADE EDEMEDİĞİNİZ BİR YERDE DURMANIZIN BİR ANLAMI DA YOKTUR. DR.KEMAL ER DE OYAKIN SATIŞIDAN MUZDARİP OLMUŞ, MAALESEF ASIL SORUNLARIMIZIN ÜZERİNE GİDİLMİYOR. O ZAMAN SORUNLARIMIZA ÇÖZÜM GETİRECEK MERCİLERE VE KAMUOYUNA DERTLERİMİZİ ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUZ. AMA AYLARDIR AHMET ÖZDEN BAŞKAN VAR SİTELERİNDE (KENDİLERİNİ TANIRIM), UĞRAŞIP DURDULAR. BİZ BİR ÜYE İÇİN CAN ATARKEN ARKADAŞLARIMIZI ÜYE OLMAK İÇİN İKNA ETMEYE ÇALIŞIRKEN. AHMET ÖZDEN ABİMİZİ ÜYELİKTEN BİLE ATTILAR. NİYE! NİYE BU ABİMİZ ASTSUBAY DÜŞMANIMI, HAYIR!ASTSUBAYLAR ALEYHİNE KÜÇÜK DÜŞÜRÜCÜ BİŞEY Mİ YAZMIŞ, HAYIR!HA ANLADIM İŞTE O ABİMİZ (YAZILARINI OKUYORUM)HAKLARIMIZI TAM 12 DEN VURARAK İZAH EDİP GENEL MERKEZİN İZAH EDEMEDİĞİ BİR YÜREKLE YETKİLİLERDEN İSTEME CESARETİNİ GÖSTEREN BİR ABİ. TABİKİ AHMET ÖZDENİ YAŞATMAZLAR. AHMET ÖZDENİN SON AÇIKLAMAMDIR YAZISINI DA OKUDUM. İNSAN GERÇEKTEN ÜZÜLÜYOR. İNŞALLAH AHMET ÖZDENLER ÇOĞALIR. BU DERNEK KİMSENİN TAPULU MALIDA DEĞİL. AHMET ABİ SENİN ÜYELİĞİNİ KİMSE ALAMAZ. ORADAKİ ARKADAŞLAR SENİN GİBİ ABİMEDE SAHİP ÇIKACAKLARINI VE BU HAKSIZ UYGULAMADAN DOLAYI GENEL MERKEZE HESAP SORACAKLARDIR SANIYORUM. HAKLARIMIZI GERÇEKTEN ARAYANLARIN YANINDAYIZ. KEM KÜM LERLE BİR YERE VARAMAYIZ CEK-CAKLARI ÇOK DİNLEDİK. NOLURSUNUZ HALA ÇALIŞAN ASTSUBAYLARIMIZ VE ONLARIN ÇOLUK ÇOCUKLARI BİLE SİZLERE UMUT BAĞLAMIŞ. BU UMUTLARI SÖNDÜRMEYİN HİÇBİR ÜYEYİ VE ÇALIŞANIMIZI ASLA KÜSTÜRMEYİN. İYİLİKLERİNİZ HERZAMAN ÖNÜNÜZDEN GİDER AMA KÖTÜLÜKLERİNİZ ARKANIZDAN MUTLAKA GELİR.... SAYGILARIMLA
Mehmet AKPINAR 25 Haziran 2007 12:44
sizlere bir önerim var aşağıdaki linkini verdiğim yazıyı bir okuyun,daha sonra da CALİGULA ve MUSA nın ÇOCUKLARINI okuyun..
CUMA GECESİ CEVİZKABUĞUNU KEŞKE İZLEMESEYDİM,ZİRA TEMAD I YÖNETENLERİN BENİM ZİHNİMDEKİ PARLAK İMAJLARI BİTTİ VE ŞİMDİ DAHA İYİ ANLADIM NEDEN ELEŞTİRİLİYORLAR BU KADAR YETERSİZ OLDUKLARINI BİLMİYORDUM AMA ANLADIM NEDEN BU YÖNETİMLE HİÇ BİR HAKKIMIZIN NİÇİN KAZANILAMADIĞINI.
RAMAZAN TEKELİ 24 Haziran 2007 21:41
Değerli Meslektaşlarım,
Ülkenin bölünmez bütünlüğü ve birliği için en fazla şehit vermiş ve gazi bırakmış meslek gurubu olarak,ülke genelinde yapılacak mitinglerdeki toplumsal refleks konusunda en fazla katılması gereken,yine meslek gurubu olmak zorundayız.Teröre karşı yapılacak, mitinglerinin içte ve dış terör uzantısı devletlere ve iş birlikçilerine; Türk Milletinin kararlı yüzünü gösterme adına, herkes gibi bende çok yararlı olacağını düşünüyorum.
Terör Mitingi yapılan illerdeki tüm üyelerimizin,Genel Merkezin ve Şubelerin desteği ile katılmaları en büyük beklentimizdir.Atatürkün kurduğu son Türk Cumhuriyetini yaşatma ve savunma adına bu güne kadar meslektaşlarımızın verdiği mücadeleyi bu günde esirgemeyecekleri şüphesizdir.
Bandırmada terör mitingini düzenleyen, Bandırma Temad Yönetimini ve katılan değerli meslektaşlarımızı kutluyorum.Bu mitingler bir birini takiben ülke genelinde terörün sesi kesilinceye kadar devam edeceğine inanıyorum.
Terör mitingleri,14 Nisanda başlayan ve daha sonra ülke genelinde devam eden cumhuriyete sahip çık mitingleri gibi, içte ve dışta çok büyük ses getireceğini inanıyorum.saygılarımla,
MURAT AKTUNA 24 Haziran 2007 21:31
Cuma gecesi cevizkabuğuna Temad başkanının çıkıp açıklama yapacağını duyunca heyecanla bekledim,ilk kez sesini duyacaktım ,yakında üyesi olmaya hazırlandığım derneğin başkanının nede güzel açıklamalar yaparak konuyu işleyeceğini beklerken ,son derecede zayıf yetersiz bir açıklama ile karşılaştım hatta biraz da utandım ,bizi yöneten başkan bu ise biz yıllarca bir cm bile yol alamayız,hazırlıksız yetersiz vizyonsuz bir genel başkanla karşılaştım üzüldüm ama şunuda anladımki bu yazıyı yazdığım sitedeki meslektaşlarım çok çok daha donanımlı ve konuya hakim,yazıklar olsun bu yöneticileri seçenlere ve tehammül edenlere..
Tekin OKAY 24 Haziran 2007 21:19
Oyakbank konusunun da gündeme geldiği Ceviz Kabuğu programında Telefon ile katılan Sayın Başkanımız Mustafa EROL'un yapmış olduğu açıklamaları yeterli bulmadım.Dersine iyi çalışmadan yayına katıldığını düşünüyorum.Gerçi atı alan üsküdar'ı geçmişti ama , en azından bizi gece yarısı da olsa en iyi şekilde anlatabileceği bir programdı.Kendisini yeterli olarak göremedim.Bulunduğum bölgede izleyenlerin de aynı kanıda olduğunu gözlemledim.Sayın Başkanımın yaptığı açıklamalar heyecansız,sıradan bir açıklama gibiydi.Açıkçası üyelerini mutlu edemedi TESUD'un gölgesinde kaldı. Saygılarımla Tekin OKAY
Halil ERGENLİ 24 Haziran 2007 01:33
TEMAD Genel Merkez Yönetim Kurulunun Direktifleri doğrultusunda 24 HAZİRAN 2007 Pazar günü 13.00 te TEMAD Muğla İl Başkanlığı!nın koordinesinde, MUĞLA Şehitlik anıtında \"Terörü Lanetleme, Şehitleri Anma ve Sahiplenme\" etkinlikleri gerçekleştirilecektir. Muğla il merkezi ve yakın çevrede yaşayan tüm meslektaşlarımızı Aileleri ile birlikte bekliyoruz.
Dr.Kemal Er 23 Haziran 2007 17:14
İSTEK: OYAK BANK’ ın satışı, topraklarımızın satışı, tatil yörelerimizin yabancılara geçişi, diğer bankalarımızın satışı… Bir tv. Programında izledim. Yunanistan’da halka soruyorlar. Türk’ lerin Yunanistan’da banka almasını kabul eder misiniz? Market almalarını kabul eder misiniz? Hep cevaplar kesinlikle hayır. Peki bakkal sahibi olurlarsa? Cevap “kesinlikle alış veriş yapmam”. Bir ülkenin ekonomisini yabancılara teslim etmek, yönetimi onlara devretmek demektir. Kukla yöneticilerle ülkenin yönetilmesine rıza göstermek demektir. Şimdi isteğimi yazıyorum. TEMAD ve tüm sivil toplum kuruluşlarının bu tehlikeye dikkat çekmesini, mücadele yollarını araştırmasını arzu ediyorum. Ayrıca OYAK’ ın satışında kimin malı kime satılmıştır? Bu konuda etkin bir şekilde hukuk mücadelesinin ve toplumsal duyarlılık çalışmasının yapılmasını, etkin bir bilinçlendirme kampanyasının düzenlenmesini arzu ediyorum. Tüm meslektaşlarıma saygılarımla.
Mehmet AKPINAR 23 Haziran 2007 13:41
Bugünkü Hürriyet gazetesinde OYAKBANk ın satışı ile ilgili çok yazı var köşe yazarı sayın Zeynep Göğüş ün yazısını okuduğumda aşağıya aldığım bölümün tamamı ile hatalı olduğu görülecektir mail adresi olmadığından gazeteye bu konuda bir mail attım..
\"AB de meseleyi araştırdı. Sonuçta kesintilerin kazanç getiren uygulamalara gittiği, OYAKın başarılı bir operasyon olduğu anlaşıldı. Tek sorun çıkarabilecek nokta, astsubay maaşlarından yapılan kesintinin geri dönmeyişidir ki, bunun çözümlenebilecek bir ayrıntıdan ibaret olduğu görüşü hákim.\"
burada yedeksubay lar olacağına astsubaylar yazılmıştır,oysaki assubaylar oyak ın tabii üyesidirler vede yaklaşık%60-65 ini oluştururlar ama ne yönetimde nede denetimde söz hakları olmadığından bahisleri hiç geçmez yada yok sayılırlar,Temad ın yakın bir tarihte konuyu AİHM sine götüreceği ve oradan çıkacak olumlu kararla bu durumun düzeltileceği umudunu taşıyoruz .saygılar..
Ahmet ÖZDEN 22 Haziran 2007 16:51
SON AÇIKLAMAMDIR!
TEMAD ANTALYA Şube başkanıyken 13.6.2007 günü yazdığım yazılardan dolayı TEMAD genel merkezinin beni Yüksek Disiplin Kuruluna vermesi,soruşturma sırasında Displin kurulu Başkanının beni telefonla araması ve yüzüme telefonu kapatması sonucu kızgınlıkla istifa ederek memleketime gittim.3 gün sonra geldiğimde derneğe çağrılmamla bazı üyelerin istifa ettikleri bazılarının da sırada olduğunu öğrendim.Yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımın ısrarı ile tekrar görevi kabul ettim.Ancak bu ara genel merkez pusudaymış ve bunu fırsat bilerek; “Tamam Ahmet ÖZDEN hem dernek şube başkanlığından hemde temad üyeliğinden istifa etmiştir.Geri dönüşü olamaz” diye karar alıyor ve ANTALYA yönetim kurulu üyelerine telefon ederek talimat veriliyor.Bende görevimin başında olduğumu ve 12 HAZİRAN’da olağanüstü kongreye gideceğimi söylüyorum.
Sevgili meslekdaşlarım.Ben bu toplumun mutluluğu için çalıştım.Her makama gönderdiğim yazılarımda onurlu hayat standardı içinde yaşamaya hakları olduğunu yazdım.Bu ara benim ve üyelerimizin haklarını araması gereken makamların duyarsızlığı ve beceriksizliği hakkında da yazı yazdım.Hatta verdikleri gazete ilanını çalışan ve emekli assubaylara ödettiklerini ama bu gazete ilanı parası kadar meblağı bir çırpıda seçilebilmek için rakı parası verenleri de açıkladım.Benim üzerime gelindi.Ama hiç kimse doğruluğunu araştırmadı.Daha çok şeyler yazdım.Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali hedef seçildim.Savunmamı bile yayınlamadılar.Ama beni suçlayıcı yazılar devamlı sitelerde yer aldı.
Rahmetli gazeteci İlhami SOYSAL’ı tanırsınız.Çünkü o bir Astsubay dostuydu tıpkı Umur TALU gibi.1970 li yıllarda “Assubaylar haklarını Mao’nun ordusunda arasın” diyen HV.K.K.nının karşısına yiğitçe dikilen Rahmetli İlhami SOYSAL için Nail GÜRELİ onuncu ses köşesinde şunları söylüyordu. “Demokrasinin rafa kaldırılıp cuntanın ağır karanlığının hüküm sürdüğü günlerde, sivil toplumu savunan, cuntacıların karşısına dikilen yazılar yazan İlhami Soysal, devrin Genelkurmay Başkanı tarafından kaçırtılıp dövdürülmüştü.” Kime döğdürüldüğünü ben size söyleyim mi? Haklarını aradığı,ezilmelerine müsaade etmediği Astsubaylar tarafından döğülmüştü.
Herkes Ahmet ÖZDEN’i suçlama yolunu seçmişler.Rahmetli İlhami SOYSAL’ın durumuna düşmeden “eh bana müsaade” Hoşça kalın meslekdaşlarım.Bu yönetim size az bile.Saygılarımla.22.6.2007
Ahmet ÖZDEN E.J.Kd.Bçvş
Şerafettin Turgay 22 Haziran 2007 03:54
Kıymetli arkadaşım, bende sizinle aynı düşünceleri paylaşıyorum. Ben bu dergiyi sürekli internetten okuyorum, ayrıca bağlı bulunduğum şubeden katkı olsun diye satın da alıyorum. Tüm bunlara rağmen TEMAD ı sahiplenmek adına TEMAD dergisine üye oldum parasını bankaya yatırdım, dekontunu faxladım bir de e-posta gönderdim. Fakat dergi elime halen daha ulaşmadı, bu durumu Genel merkeze bildirdim, dergi için veya paranın hesabını sormak için degil yanlış anlamayın. Üyelerinizin aklına birşey gelmesin, ilgi göstermiyorlar falan deyip üyeler küsmesin diye. Buna bile yanıtlama nezaketi gösterilmedi. Bu mesaj da yayınlanmaz ama ben yine de söyliyeyim dedim.
Değerli meslektaşım; Dergiye aboneliğinizle ilgili Genel Merkezimizde bir kayıt bulunmamaktadır.Dergi için yatırdığınız banka dekontunu ve açık adresinizi Genel Merkezimize faxla veya e- mail olarak bildirirseniz gerekli işlemler yapılacaktır. Saygılarımla, Zülkani ZEYTİN TEMAD Genel Muhasibi ________________________________________________________
__________ Sayın Zülkani ZEYTİN, Bahse konu dergi aboneliği için OYAKBANK internet hesabımdan yapılan işlem bilgileri aşağıda olduğu gibidir.
*** Havale tarihi : 17.01.2007 Havale miktarı : 25.00 YTL. Gönderen : Mustafa Haluk TIRAVOĞLU Yatırılan Hesap Numaranız : T.C.Ziraat Bankası Necatibey Şubesi-ANKARA (Ş.Kod.795) 132705 Numaralı Hesap. Havale Başlığı : TEMAD Dergisi 2007-Yıllık Abone Ücreti. *** İşlemin dekontu internet kayıtlarımda mevcuttur. En derin saygılarımla.
Sayın Haluk TIRAVOGLU meslektaşım kayıtların incelenmesi neticesinde dergi aboneliginiz ile ilgili konuda yapılan araştırmada sizin haklı oldugunuzu ve abonelik bedelini ödediginizi tespit ettik bu konudaki haklı uyarmanızdan dolayı size teşekkür ederim
Galip KAPLAN Genel Başkan Yrd
____________________________G Ü N A Y D I N _______________________________________
Havalede bütün detaylar gözüküyor, demekki bankadan alınan dekontlar GELİR olarak kaydedilmiyor.İşletme defterine işlenmiyor. Üstelik kişiler yalancı durumuna düşürülüyor, aboneyim diyorsun ispatla deniyor. Ya Haluk bey dekontu yırtıp atmış olsaydı. ? Yalancılık yafta olarak kalacaktı üzerinde öylemi ? Muhasip bey , bende kayıtlarda böyle bir bilgi yok diyor , Genel başkansa olmayan kayıt üzerinden haklılığı teyid ediyor. Teşekkürü sonra etsenizde olur, önce bir ÖZÜR borcunuz yokmu, Haluk beyden ve Camiadan sayın Başkan. İki kuruşluk üyelik ve dergi aboneliğini yürütemeyenler Astsubay Camiasını kurtaracaklar. Güldürmeyin insanı .
hayrettin 21 Haziran 2007 21:37
TEMAD'ı OYAKBANK satışı ile ilgili olarak aldığı tavır ve yayınladığı mesajdan dolayı kutluyorum. Umuyorum ki, astsubay tabanında da destek bulur ve bu yanlıştan dönülür.
Ahmet ÖZDEN 21 Haziran 2007 18:06
SAYGIDEĞER MESLEKDAŞLARIM!
TEMAD WEB sitesi ziyaretçi defterinde yayınlanan haber gerçeği yansıtmamaktadır.3 günlük ayrılıktan sonra yönetim kurulu üyesi sayın Cumhur KAPLAN'ın daveti üzerine döndüğümde masanın üzerinde 300 kadar istifa dilekçesi gördüm."Bu üyeler sizin olmadığınız yerde bizde yokuz"diyerek istifa etmişlerdi.Gözlerim yaşararak geri dönüşü kabul ettim.Ve herkes dilekçelerini geri aldılar.Bu ara yapılan yazışmaları fırsat bilen Genel Merkez Yönetim kurulu hukuk tanımadan geri dönüşümü engelemek istemişlerdir.
Yönetim kurulu 5 TEMMUZ 2007 tarihinde olağanüstü kongre yapma kararı almıştır.Seçme ve seçilme gibi kutsal ögeyi bile kabul etmeyenlerin ne kadar demokratik olduklarını takdirlerinize bırakıyorum.Görevimin başındayım ve alnımın akıyla TEMAD'a yakışır ellere teslim edene kadar görevimin başındayım.Tüm üyelerime ve saygıdeğer TEMAD kamuoyuna sunarım.
Ahmet ÖZDEN
hayrettin 21 Haziran 2007 12:58
Sayın site yönetimi ve meslektaşlarım,
1. TEMAD'ımızı bölmeye çalışmak veya kötülemek hiç bir astsubayın yararına değildir ve şerefine yakışmaz.
2. Peki izlenen süreçte yapılan yanlışlıkları göstermek, hataların tekrarlanmaması için fikir beyan etmek, izlenecek yollar konusunda ışık tutmaya çalışmak bölmek midir?
3. Bizim derlendiğimiz ve eleştirdiğimiz TEMAD değil, yönetimdir.
4. Olayın esası şudur.TEMAD Yönetimi üyeleri için vardır.Üye olan olmayan her astsubay TEMAD'ın yılmaz savunucusu olmalıdır. Ama yönetim kendisini eleştiren, FARKLI fikir beyan eden herkesi bölücülükle, zararlı odak olmakla, tetikçilik yapmakla suçlar, sitesinde sadece KENDİSİ GİBİ DÜŞÜNEN lere yer verirse ASIL BÖLÜCÜLÜK-AYRIMCILIK BUDUR.
5. Hep siz haklısınız demek, her dediğiniz doğru demek, şartsız-koşulsuz biat etmek, bizlerin tarzı değildir.Ve olmayacaktır. Elbette yanlış olanları eleştireceğiz.Elbette doğru düşündüklerimizi söyleyeceğiz. Ama, kişilik haklarına,yaşlarına,makamlarına,temsil ettikleri derneğe sonsuz saygı göstermek boynumuzun borcudur.
ŞİMDİ İZLENEN SÜRECİ DEĞERLENDİRELİM.
1. Gazete ilanı gündeme geldi, proje olarak çok iyi ve etkili olabilecek bir çalışmaydı. Ama sonuca bakalım. Toplumda hiç bir olumlu etki yaratmadı. Eğer bir etkisi olduysa lütfen TEMAD açıklasın. Çünkü ilanın verildiği gün aynı sayfada yarım sayfa ŞEHİT HABERLERİ vardı. Hatta fikir sorduğum birkaç sivil de "Millet şehitlerine ağlarken,emekli assubaylar ne derdinde"diyerek te tepki verdiler.
2. Siyaset arenasına girenlere kefil oldular.En büyük yanlışları bu oldu.Hiç bir parti TEMAD'ımızı ciddiye almadı. Bu çok üzücü ve rencide edici bir durumdur.O süreçte telefonla da ulaşıp "yapmayın, aday olacak meslektaşlarımıza desteği üyelerimiz versin, partileri faks ve mail yağmuruna tutalım" diyecektim. Ama hiç bir yöneticiye ulaşmak mümkün olmadı.Mesajlarımız yayına alınmadı.Malum parti parti gezmekle meşguldüler.
3. Üye sayısının azlığı en büyük problem.Bir çok emeklinin dernekten haberi yok. Birçok çalışan TEMAD'ın açılımını bile bilmiyor.Bu zaafiyeti gidermek için çalışılmalıdır. TEMAD her İl-ilçe şubesi için ismen üye görevlendirmeli, tanıtıcı broşür bastırmalı, birlik birlik dolaşılmalı ve TEMAD'ımız tanıtılmalıdır.
4. İlgili makamlarla yazışma yapılarak, EMEKLİLİK dönemlerinde Kuvvetlerin Emeklilik şubelerine TEMAD masası açılarak daha oradayken personel sıcağı sıcağına üye yapılmalıdır.
5. politize olan Dernek üyeleri, yönetici kimliklerini bırakmalıdır. Parti kimliği öne çıkmış bir yönetici diğer görüşlerden olan emeklileri toplaması imkansızdır. Çünkü kendi partisinin toplumsal tepkisi ile karşılaşır. BİZ BİRLİK BERABERLİK İÇİN UĞRAŞIYORUZ,PARTİCİLİK YAPMIYORUZ DENSE DE, TOPLUMSAL GERÇEKLERİ UNUTMAMAK GEREKİR.
6. TEMAD bir VİZYON ve MİSYON oluşturmalıdır. AR-GE çalışmaları yapmalıdır. Kendisine KISA-ORTA-UZUN vadeli hedefler koymalıdır. Şimdi ki,gibi bu seçimler olmadı bir dahakine gibi günlük maceralar bizi biryere götürmez.
7. Astsubay camiamız kesinlikle para yardımını esirgemez.Her yıl nerelere para vermiyoruz. Ancak İNANDIRICI olmanız,ŞEFFAF olmanız,TARAFSIZ olmanız ve SEVECEN olmanız gereklidir. Astsubay camiasının paraya pula değil, DEĞER VERİLMEYE, ONORE EDİLMEYE, HAKKA VE ADALETE İHTİYACI VARDIR.
Kavga ile kişisel çekişme-hesaplaşma ile etek altı vurma ile hiç bir yere varamayız.
Sonuç itibariyle mevcut yönetim son olaylarda ÇOK YIPRANMIŞ ve POLİTİZE olmuştur. Maalesef TEMAD 3'e,4'e,5'e bölünme trendine girmiştir. Lütfen buna müsaade etmeyelim. En büyük zararı yine biz görürüz. Karşılıklı suçlamalardan vazgeçelim.
AMA TEMAD YÖNETİMİ DE EN KISA ZAMANDA OLAĞANÜSTÜ SEÇİME GİDİP NÖBET DEĞİŞİMİNİ SAĞLAYACAK ADIMLARI ATMALI VE BUNU DUYURMALIDIR.
SAYGILARIMLA HAYRETTİN-AMASYA
hayrettin 21 Haziran 2007 12:45
değerli meslektaşlarım;
OYAKBANK'ın satışı ile ilgili olarak Ulusal Gazete ve televizyon kanallarında "EMEKLİ Subaylar satıştan rahatsız"diye haberler çıkıyor.
Oysaki OYAKBANK'ın sahibi oyak OYAK'ın % 70 üyesi(SAHİBİ) Astsubaylardır.
Bu durum itibariyle TEMAD'ın Saygıdeğer ve Başarılı(!) birlik beraberlik timsali yönetimi acaba bir açıklama yapmayı düşünüp Astsubay camiasına bu konuda yol göstermeyi düşünüyorlar mı?
Yoksa yine Komutanlarımızın fikirlerine katılıyoruz,onlar bizim için en iyisini bilirler mi diye düşünüyorlar.
Bu siteye yazdığım tüm mesajların aynısını TEMAD sitesine de yazıyorum ki, sonradan bize niye bildirmedinde bölücülük yapıyorsun, zararlı odaksın demesinler diye ama yayınlanmıyor.
Saygılarımla. Hayrettin-amasya
Halil ERGENLİ 21 Haziran 2007 01:45
Değerli Dr. Kemal ER, Titizlikle hazırlanmış ve gerçekçi öneriler içeren yazınızı beğeniyle okudum. IRAK ın Kuzeyi ile ilgili tespitlerinize bir katkı yapmak isterim. Orada kurulan Kukla Devletin binalarını ve yollarını hangi ülkenin hangi kurumunun inşaat şirketi yapmakta acaba. Bunu dile getirenler karşısında kimleri buluyor sizce. Bunu Şöyle dile getirmişti bir emekli meslektaşımız "Her TSK mensubu OYAK’a üyedir. Bir sürü gazi ve şehit vardır bu üyelerin içinde. Her ay düzenli olarak aidat öder OYAK üyesi. O aidatları adı lazım değil bir kukla devleti inşa etmek için kullanıyorsa eğer OYAK’a bağlı bazı şirketler, buna engel olun. Bizim paramıza kanımız bulaşmıştır, sermeyin, serdirmeyin Barzani’nin inine yapılan yollara." http://www.kuvvaimilliye.net/author_article_detail.php?id=39
5
Arif ASLAN 20 Haziran 2007 23:49
Ankara 1 nci Bölgeden Bağımsız milletvekili adayı olarak girecek Sayın Nedim GÜNEŞ'in Yüksek Seçim Kurulunun yayınlanmış olduğu Kesin listede ismi yer almaktaktadır. Ankara !nci Bölge, Sıra Numarası : 19 'dur.Ankara'daki arkadaşlarımızın desteklerinin yanında olması dileğiyle,kendisine başarılar dilerim. ---------------------------- NEDİM GÜNEŞ ARKADAŞIMIZA AİT YAZI TEMAD MESAJ PANOSUNDAN ALINMIŞTIR.ANKARA'DA OTURAN ARKADAŞLARIMIZIN GEREKLİ İLGİYİ GÖSTERECEĞİNİ UMUYOR VE KENDİSENE BAŞARILAR DİLİYORUM.
Çok Saygıdeğer büyüklerim , Değerli meslektaşlarım ; 04 Haziran 2007 günü özgür irademle 23. Dönem Milletvekilliği Seçimlerinde Ankara 1.Seçim bölgesinden Bağımsız Milletvekili adayı oldum , şu anda bağımsız aday olan tek emekli Astsubayım , camiamız bana göre tarihi bir fırsat yakalamıştır bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmemiz Astsubayların önünü açacak ve önümüzdeki yerel seçimlerde ve sonraki seçimlerde camiamızın pazarlık gücünü arttıracaktır ve inanın siyasi parti yetkilileri TEMAD'a gelerek lütfen bize Aday önerin diyeceklerdir,biz bunu başarabiliriz , Ankara'da oturan emekli meslektaşlarımın kendileri ,eş ve çocukları , ulaşabildikleri yakınları ve yine Ankara'da görev yapan meslektaşlarımın kendileri ,eş ve çocukları ile ulaşabildikleri yakınları hatta Ankara dışında görev yapan meslektaşlarımın Ankara'daki yakınları ile temasa geçmeleri sayesinde 23. Dönem milletvekili seçimlerine ASTSUBAYLAR damgasını vurabilir , Geliniz Bir Olalım ! Astsubayların sorunlarını yüce meclisimiz de direkt kendimiz takip edelim! Arkadaşlar siyasi düşüncemiz ne olursa olsun sadece Ankara 1. bölgede Astsubaylar ve yakınları meslektaşına oy vermekle zafer elde edecektir nerde kaldı ki oylarımızda boşa gitmeyecek , Atatürkçü düşünen bir meslektaşımıza gitmiş olacaktır.18 Nisan 2007 tarihinde de Cumhurbaşkanlığına aday oldum , mecliste kulisleri ve grupları gezerken emekli Astsubay olduğumu gururla aktardım bana göre Astsubaylar her makam ve mevkiye layıktır, referansımız Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK olduğuna göre başaramayacağımız faaliyet yoktur, lütfen kampanya süresince hep birlikte sinerji ortamı yaratalım ,iletişim halinde olalım bütün büyüklerimin ve meslektaşlarımın önerilerini ve yardımlarını memnuniyetle kabul ederim. En içten saygılarımla Nedim GÜNEŞ (E) Mu.Tekns.Kad.Kd.Bçvş.
Kısaca ; Nedim GÜNEŞ 1978-1981 Elektronik Astsubay Hazırlama Okulunda okudu ,1981-1982 Gnkur.GES Mu.Elkt. İsth.Okulunda okudu 2003 yılında Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesini bitirdi , 22 yıl Futbol Ferasyonunda hizmetleri oldu ,uzun yıllar profesyonel liglerde klasman hakemliği yaptı halen faal futbol Gözlemcisi, 23 Ocak 1964 Ankara doğumlu , Çankırı / Kurşunlu nüfusuna kayıtlı , halen Ankara Eryaman Atakent-2 sitesinde oturuyor, sırasıyla 65.P.Tüm.Mu.Tb.Lüleburgaz ,Gnkur.GES Mu.Bl Bayrak / Ankara , 14.Eklt.Brlk.Babakale / Çanakkale ,Gnkur.GESHv.Brlk. Güvercinlik / Ankara , 70.Mknz.P.Tug.As.İsth.ve E/H Bl.Mardin ,2.Elkt.Brl. Sinop'ta görev yaptı , mart 2004'de emekli oldu , Evli ve iki erkek babası ingilizce biliyor.
Terörden kurtulmak için öncelikle terörün kaynağını kurutmak gereklidir. Bilindiği gibi, terörün kaynağı iki noktada odaklanmaktadır. Bunlardan birisi ekonomik, diğeri ise sosyal, kültürel sebeplerden oluşmaktadır. Benim aklıma gelen proje şöyledir: Bu proje çok yönlü mücadele stratejisi olarak düşünülebilir.
Öncelikle bu günlerde birçok yorumcunun da medyada söylediği gibi, kuzey Irak’ ülkemiz üzerinden yapılan ticaretle ayakta durduğuna göre, kuzey Irak’ taki yaşamın can damarı halindeki ticaret durdurulabilir. Oraya giden elektrik kesilebilir. (Ben bu konularda uzman olmadığım için duyunca hayret ettim, bizim vatandaşlarımızın kullandığı elektriğin yarı fiyatına kuzey Irak’ a elektrik veriyormuşuz. Ayrıca, Barzani en büyük geliri ülkemizden Tır’ larıyla yaptığı ticaret sonucu elde ediyormuş. Hükümetin de bu önlemi hayata geçirmemesi bana ayrıca ilginç geliyor.)
Projenin diğer kısmı bölge halkının kazanılması ile ilgili. Bunu sağlamak için bölge halkının ekonomik durumu düzeltilmeli. Çünkü, insanların kaybedecek şeyi olmadığında her türlü aşırılığa kolayca çekilebilirler. Bunun için öncelikle bir terör fonu oluşturulmalı, buraya toplumun her kesiminden insanların bütçesine göre çok geniş bir kaynak aktarılmalı. Buradan sağlanan sermaye ile, bölgenin iş olanakları artırılmalı. Bölge halkı işi gücü olan insanlar haline getirilmeli. Hatta daha ileri gidilerek, bir seferberlik halinde, buraları için insanlarımız kalkınma projeleri üretmeye sevk edilmeli. Bu işlerin hepsinde ise silahlı kuvvetlerimiz, baş rolü üstlenmeli. Bu projenin gerçekleştirilmesinde en aktif şekilde görev almalı.
Silahlı kuvvetler kendi bünyesinden, özel birlikler oluşturmalı. Bu özel birliklerde görev alacakların özellikleri şöyle olmalı: burada görev alan her personel, dağdaki teröristlerle savaş için özel olarak yetiştirilmeli. Bölge halkının içinde yaşayabilecek, insan sevgisi yüksek, kültürel değerlere saygılı kişiler arasından seçilmeli. Bu kişiler öncelikle, bölgeden en az lise mezunu vatandaşlar arasından daha yoğun olarak seçilmeli. (Subay ve Astsubaylardan seçilmesi de uygun olabilir.) Bu personel yöre halkı ile doğru ilişkiler kurabilmesi için, Atatürk milliyetçiliği, laiklik, toplum bilimi, insan psikolojisi, iletişim, gibi konularda uzman eğitimi almalı. Yani her personel yöre halkına önderlik edebilecek kapasitede olmalı. Bu personele geniş yetkiler ve devletin olanakları verilmeli. Böylece söz konusu personel, bölge halkını örgütleyerek onları üreten insanlar topluluğu haline getirecek şekilde donanımlı olmuş olmalı. Bölge halkının geniş topluluklar halinde yaşaması sağlanmalı. Mezralarda olan işler için, yol çalışmalarına ağırlık verilerek bölgenin güvenliği sağlanmalı. Buralarda yapılacak eğitim reformu ile, eğitilmemiş insan kalmamalı. PKK’ nın karşısına, özel eğitim almamış hiçbir asker çıkarılmamalı. Devletle birlikte çalışacak bu uzman insanlar, bölgenin kalkınması için alınması gerekli önlemler konusunda da, devletle dirsek teması halinde çalışmalı. Yani söz konusu kişiler “Köy Enstitülü Öğretmenlerin” benzeri şekilde, bölgedeki insanlarımızın kader ortağı, öğretmeni, koruyucusu, her ne sorunu varsa ilk başvurduğu kişiler olmalı.
Bir diğer önlem de, teröristlerin kullandığı “ezilen ulus milliyetçiliği” konusunda yapılmalı. Bu teoriye göre, PKK yandaşları, orada ezilen ayrı bir milliyet (etnik köken) olduğunu ve buradaki insanların ırk farklılığı sebebiyle sömürülüp, ezildiğini iddia etmektedirler. Söz konusu iddiaya göre Türkiye devleti, Kürt kökenli vatandaşların kendi tarihlerini ve kültürlerini değiştirmeye çalışmaktadır. Oysa benim inanışıma göre Türkiye devleti değişik etnik kökenlerin bulunduğu bir mozaik halindedir. Ki zaman içinde evlenme ve iç içe yaşama sebebiyle, tüm kültürel farklılıklarda iyice azalmaktadır. Buradan bakışla yine bana göre Türkiye devleti Kürt kökenli vatandaşlarımızın tarihlerini ve kültürlerini araştırması açısından bir kaygı duymamaktadır. Ancak, içinde yaşanılan koşullarda, örneğin Kürt kökenli vatandaşlarımızın tarihi ve kültürü ile ilgili bir enstitü kurulması, PKK’ nın bunu kullanabileceği çekincesiyle karşı karşıya kalmaktadır. Bana göre teröristlerin elindeki bu kozlar da devletin denetiminde, sadece kürt kökenli vatandaşlarımızın değil, başka kökenlerden vatandaşlarımızın tarihi ve kültürünü de araştırmak için kurulmalıdır. Bu bizi yıkmaz, çünkü bütün devletlerde, farklı etnik kökenden vatandaşlar yaşamaktadır. Yine bilindiği gibi, Türkiye Cumhuriyeti daha kuruluşunda, etnik bir temelde kurulmamış, bu ülkeyi çağdaş uygarlık seviyesine getirmek için mücadele vermek esas alınmıştır.
Ayrıca tüm halkımız emperyalizmin oyunlarına karşı uyarılmalı ve bilinçlendirilmelidir. Çünkü emperyalizm bizim gibi ülkeleri sürekli bir Pazar haline getirebilmek için kültürle ilişkili olan etnik ve dini ayrımcılığı kullanmaktadır. Son dönemdeki ılımlı İslam teorisi bunun bir örneğidir. İslam’ ı ön plana çıkaran bir partinin iktidara getirilmesi de bu emperyalistlerin on yıllar süren planları sonucu gerçekleşmiştir. Eğer dini ayrımcılıkta da amaçlarına ulaşabilseler, ülkemiz yaşanamayacak bir yer haline gelir. Yine bu gün, bilindiği gibi, emperyalistler bu PKK meselesini başımıza açmasalardı, Türkiye gibi birkaç tane daha Türkiye kurulabilirdi. Ama böyle olması AB ve ABD’ nin işine gelmiyordu. Tehlikenin farkında olmalı, bilinçlenerek, halkımızı uyarmalıyız. Son söz olarak görüşlerimin tartışılmasını bekliyorum. Burada yazılanlar sorumluluğu bana ait olan, sesli düşünceden ibaret olan görüşlerdir. Saygılarımla.